Makaleler

Eylül Devrimi nin 63. Yıldönümü

Kürtlerin efsanevi lideri Mele Mustafa Barzani önderliğinde ve Kürdistan halkının birçok milli kazanım elde etmesini sağlayan Eylül Devrimi’nin üzerinde 63 yıl geçti.

Bu gün, Kürtlerin ölümsüz lideri  Mustafa Barzani öncülüğünde 11 Eylül 1961’de başlayan Eylül Devrimi’nin yıl dönümü.  Bu devrim Kürtlerin 1. Dünya Savaşı sonrası yok edilmesi doğrultusunda yapılan yerel ve uluslararası planlara karşı büyük bir karşı koyuş ve diriliş devrimidir.

Eylül Devrim’i sadece Baas rejimine karşı değil Kürtlerin içindeki ihanete karşı da verildi. 

Ölümsüz Barzani’nin Kürtlerin kaderini değiştiren dönüşü

1946 yılında Kürdistan Cumhuriyeti’nde Genelkurmay Başkanı olan Mustafa Barzani, Cumhuriyet’in yenilgiye uğramasıyla emrindeki Peşmergelerle birlikte Aras Nehri’ni geçerek Rusya’ya geçti.

Kürdistan’da ve Kürdistan dışında milli faaliyetler devam ederken, 1958 yılında Kürdistan Hareketinin de etkisiyle Irak’ta yönetim değişikliği oldu.  AbdulkerimKasım yönetimi ele geçirdi. Abdulkerim Kasım öncülüğündeki Irak yönetimi, Irak’ta var olan temel sorunları ve özellikle de Kürdistan Meselesini çözmeyi ilk planda ele alacağını açıkladı. Bunun içinde Kürtlerin muhataplığını kabul etti. Bu nedenle Kürdistan Lideri Mustafa Barzani’yi Irak’a davet etti. Mele Mustafa Barzani bu davete karşı kuşkuları olsa da cesaretle karşıladı. Irak’a döndü.
Barzani’nin bu dönüşü sadece Güney Kürdistan’ın değil tüm parçaların kaderini değiştirdi. 

Kürt dili resmi dil oldu, anayasa değişti

Mustafa Barzani geldikten sonra, Irak Merkezi yönetimi, KDP’yi legal parti olarak kabul etti. Anayasa değişiklik yaptı. Yeni anayasa üniter devlet yerine, âdem-i merkeziyetçi, çoğulcu devlet sistemini benimsedi. Irak’ın Arap ve Kürt milletinden oluştuğu, Arap ve Kürt dilinin de devletin iki resmi dili olduğu kabul edildi.

Bu yeni anayasaya göre, Kürdistan’da Kürtlerin egemenlik ve iktidar yapılanmasında yer alması kabul edildi. Bu Kürtlerin otonomik egemenliğine evet denilmesi anlamına geliyordu.

Bu gelişme, Kürtlerin, KDP ve liderinin Eylül Devrim öncesi kazandığı büyük milli siyasi bir mevzi anlamına geliyordu.

Bu değişme ve yeni anayasa, Kürdistan’ın genelinde sevinç kaynağı olduğu gibi, şevkle ve açık yüreklilikle desteklendi.

Arap şovenizmine karşı Eylül Devrimi

Ne yazık ki Yeni Anayasanın yapılışının üzerinde 2 yıl geçtikten sonra, Irak Arap milliyetçi ırkçılığı hortlamaya, üniter Arap Devleti amacı yeniden gündemleştirildi.

Bu gelişmelere hazırlıklı olan KDP, Mele Mustafa Barzani’nin öncülüğünde 11 Eylül 1961 yılında Eylül Ulusal Devrimini başlattı. Devrim askeri alanda tek değil diplomatik, kültürel ve siyasi alanda verildi. Sadece Kürtler değil Irak Arap devletinin zulmünden kurtulmak isteyen Kürdistan’da yaşayan Hristiyan ve diğer etnik guruplar da bu devrime büyük bir destek vermiştir.

Eylül Devrimi büyük bir başarılar elde etti. Fakat maalesef ki Kürt siyasal yapısındaki ihanetten yakasını kurtaramadı ve başarıları sınırlı kaldı. KDP içinde suni çelişkiler yaratmak isteyen sözde daha sol söylemleri olan bir hizip 1964 yılında ihanetin başını çekti.

Irak rejimi ile arasındaki güç dengesizliği ve ihanete rağmen KDP öncülüğündeki Eylül Devrimi Şoven Irak devletini yendi. 11 Mart 1970 yılında yani 9 yıl yıllık mücadeleden sonra Eylül Devrim’i Kürdistan için otonomi kazandı.

11 Mart Deklerasyonu, Eylül Devrimi’nin ardından 2 yıl süren görüşmelerden sonra Irak hükümeti ile Eylül Devrimi liderliği arasında imzalandı.

Böylece devrimin ilk zaferi 11 Mart Deklerasyonuooldu. Baas rejimi bu anlaşma ile Kürtlerin bazı haklarını tanımak zorunda kaldı. Deklarasyon, 1991’de Bağdat’la gerçekleşen müzakerelerin de temeli oldu.

Eylül devriminin kazanımı olan otonomiyi Irak devleti sindiremedi ve 1975 yılında resmi değil fiili olarak yok sayıldı.

Fakat her ne olursa olsun Eylül Devrimi Kürtlerin üzerindeki ölü toprağı atmasına büyük vesile oldu. Bugün Kürtlerin Ortadoğu da yükselen sesi varlığını Eylül Devrimi’ne borçludur.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu