Almanya’dan Kürtlerin iltica başvurularına ret
Türk halkının Almanya’ya yaptıkları sığınma başvurularında dizi var. Başvuruların yüzdesi 80’den fazla Kürtler oluştururken bu gruba sığınma taleplerine verilen kabul oranı yüzde 4,8’e kadar düştü.
“Nereye iş kanunu yapsam, hep olumlu cevap aldım, mülakatlar da iyi geçti. İş sabıka kaydına gelince Devlet Başkanı’na hakaretten, terör örgütü propagandasından ceza yemişim, yatmışım. ‘Kusura bakma’ dediler. Artık ya açıktan ölecektim ya da ülkeye gidecektim.”
Robin E. ikinci seçenekte karar kılmış ve Aralık 2022’de Türkiye’den ayrıldı. İnsan kaçakçıları Sırbistan’a gidiş-dönüş uçak bileti alarak Belgrad’ta otel rezervasyonunu yaptırmış.
“Orada Subotica diye bir yer var, şebekeler oraya yönlendiriyor, herkes biliyor. Belgrad Havalimanı’ndaki taksiciler ezbere götürüyor. Ben de oraya gitti.”
Sırbastan’a ulaştıktan sonra bir akşam, hava kararınca saatlerce ormanda giderken sınıra ulaşmışlar, buradan da çitleri atlayıp Macaristan’a geçmişler. Robin, “İki araç bizi aldı ve Dresden’e götürdü. Sonra da Almanya’da iltica götürdü” diye devam ediyor.
Türkiye’den Almanya’ya sığınanların sayısı son iki yılda rekor bir sahne performansı kaydetti. Almanya’ya Türk halkının 2021 yılında yaptığı iltica görevi 7 bin 67’yken bu rakam 2022’de üç kattan fazla artarak 23 bin 938 oldu.
Temmuz ayında Türkiye Afganistan’ı geçti
Türkiye’den Almanya’ya 2022 yılında tesiste 23 bin 938 iltica yönetimi yapılmıştır. Bu yılın ilk yedi ziyareti (Ocak-Temmuz) Türk halkının Almanya’ya iltica başvuruları ise 23 bin 82 oldu.
Türkiye, Almanya’da son yıllarda yapılan iltica başvurularında onlarca yıldır süren savaş ve krizlerin damgasını vurduğu Suriye ve Afganistan’ın üçüncü sırada yer alıyor. Temmuz 2023’te ise 3 bin 791 başvurusu ile Türkiye ilk kez Afganistan’ı da geride bıraktığında Suriye’nin ardından en çok iltica yönetimi gelen ikinci ülke oldu.
İltica edenlerin sayısı artarken Almanya’nın başvurulara kabul oranı ise giderek azalıyor. Almanya Göç ve Mülteciler Dairesi (BAMF), bu sene Ocak-Temmuz döneminde Türk vatandaşlarının yaptığı başvuruların yüzde 15’ine onay verildiğini açıkladı. Bu oran geçen yıl yüzde 27,8, 2021’de de yüzde 37,2 oldu.
İltica edenlerin yüzde 80’den fazlası Kürtler
BAMF’ın DW Türkçe’ye ilişkin bilgilere göre, 2021’de Türk halkının yaptığı toplam 7 bin 67 iltica tasarımından 3 bin 878’ini Kürtler yarattı . Geçen yıl Türkiye’den yapılan 23 binden fazla iltica çalışmasının 19 bin 500’ü, yani yüzde 81’den fazlası da yine Kürtler’den oluştu.
Bu yıl Ocak-Temmuz döneminde iltica etmek isteyen 23 binden fazla elinde bulunan 19 bin 220’si de Alman makamlarına Kürt olduğunu beyan etti.
Almanya Kürt Toplumu: Bekliyor
Almanya’ya yapılan iltica başvurularını DW Türkçe’ye değerlendiren Almanya Kürt Toplumu Genel Sekreteri Cahit Başar, “Pek çok kuruluş gibi biz de yürütmen seçimleri yeniden kazanmada ilticalarda gösterik” dedi. “Etnik ve dini mirasın mensupları ile demokratlar için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim zaferinin hayal kalkanlarının olmadığını, aynı zamanda daha sadece çok baskı, barınma ve takibat anlamının geldiğini” söyleyen Başar, “Kürtler ve Aleviler karşıtı ırkçılık uzun eski toplum tarafından genel kabul gören bir gerçeklik.Türk ve Sünni olanın dışında her şey tehdit veya tehlike olarak görülüyor” şeklinde konuştu. Bütün bunların, insanların yaşadığı toprakları terk etmesi yönünde his ettikleri baskıyı daha da artırdığını savunan Başar, “6 Şubat depremleri,
Almanya’da ilticacılara yardım eden bir sivil toplum örgütü olan Pro Asly’ün Aşağı Saksonya Eyalet Yönetim Kurulu Üyesi ve avukat Dündar Kelloğlu da “Erdoğan’ı seçmeyen yüzde 50 şu dönem büyük bir yerleşim yeri içinde” kullanım kullandı. Almanya’ya gelen ve iltica edenler arasında bunu yoğun biçimlerde gözlemlediklerini söyleyen Kelloğlu, “Şu döneme hakim olan karamsar ve kötümser hava 1980 askeri darbesi sonrasında bile yoktu” şeklinde sürdürdü. Kelloğlu, mevcut siyasi duruma ve bağlantılı ekonomik krize yönelik yaşam ilticaların daha da sahibinin muhtemel olduğunu da sözlerine ekledi.
Aydın: İlticalar artacak veya yüksek seviyede olacak
Almanya Bilim ve Siyaset Vakfı (SWP) uzmanlarından Dr. Yaşar Aydın da mevcut siyasi ilaveten ekonomideki kötümser gidişatın yurt dışına çıktığı çıkışlarda etkili olduğu kanısında. “Giderek artan ekonomik kriz nedeniyle daha çok şeyden vazgeçmek zorunda kalınacağını ve mevcut refahlarından da çok şey kaybedeceklerini görüyorlar” diyen Aydın, özellikle eğitimli kesimin ertesi günü daha da kötümser bakışını, Türkiye’de kendisine güvenli bir zamanın göremediği için ülkesini terk ettiğini ve Almanya gibi karşılama dile getirdi.
Kürtlerin ilticalarında rekor ret
Türkiye, 2016’da yaşanan darbe girişimine kadar uzun yıllar Almanya’ya yapılan iltica başvurularında ortalama bin 500 ile geri sıralardaydı. Ancak 15 Temmuz darbe girişiminin ardından 2017’te başvurular katlanarak önce 8 bin 27’ye, 2018’de 10 bin 160’a , 2019’da da 10 bin 784’e yükseldi . Bu tarihlerde dikkat çekici ise iltica eden Türk sakinleri arasında Türk olduğunu söyleyenlerin sayılarındaki rekor sahne oldu. Avukat Kelloğlu, Türk olduğunu söyleyenlerin çoğu Gülen Hareketi üyesi olmakla suçlananlar olduğu gözlemlediklerine dikkat çekti.
Ancak bu trend 2021’den itibaren döndü ve iltica eden Türkiye’de Kürtlerin oranı, 90’lı yıllardaki gibi yine dizi dizisi başladı. Geçen yıl Kürt olduklarını yaşayanların sayısı bir önceki yıla göre beş kattan fazla arttı.
Türk ve Kürt beyan edenlerin başvurularının kabulune ilgili makas da giderek açıldı. Almanya’ya 2021’de iltica edenken “Türküm” diyenlerin başvurularının yüzde 77’si kabul edilirken Kürt olduğunu söylendiğinde bu oran sadece yüzde 10,7 oldu. Geçen yıl ise Türk olduğunu söyleyenlerin başvurularının yüzde 73’üne yine onay verilirken Kürtçe konuşanlarda kabul oranı yüzde 8,2’ye düştü. Bu yılın ilk yedi ülkesinde da “Türküm” diyen ilticacıların yüzde 59,8’ine olumlu cevap verildi, Kürtlere verilen kabul merkezleri ise neredeyse yarı yarıya azalarak yüzde 4,8 Hücre indi.
Almanya’ya sınırlardan yapılanmış girişlerde görevliler arasında son yıllarda çok sayıda TC sahibi da bulunuyor.Almanya’ya sınırlardan yapılanmış girişlerde görevliler arasında son yıllarda çok sayıda TC sahibi da bulunuyor.
“Türkiye’de durum değişmedi, ama BAMF tutumunu değiştirdi”
Türkiye’den iltica başvurularına kabul oranlarının neden indirgediğimizi yönelttiğimiz BAMF yetkilileri ise “ilticanın tamamen bireysel bir olayı vurgu yaparak sığınmacıların gittikleri geneli toplumsal ve siyasi raporları içeren raporların sık sık güncellendiği ve bu raporlar sayesinde iltica başvurularının incelenip kabul veya ret verildiğini” aktardı. BAMF daha ayrıntılı bir açıklama yapmadı.
Türkiye’de temel hak ve özgürlükler ile yargı bağımsızlığının sona ermesi olmadan BAMF’ın Türkiye’ye yönelik değerlendirmesini değiştirdiğini düşünen Kelloğlu ise “Eskiden siyasi görüşler nedeniyle takibata uğrayan veya hakkında yakalama kararı olan kabul alırdı, şimdi sadece ceza kesinleşmişlere kalma hakkının verilmesi. aranıyorsa” veya dava sürüyorsa ret veriyorlar” dedi. Almanya Kürt Toplumu Genel Sekreteri Başar da BAMF’ın “iltica bireyseldir” değerlendirmesini “uydurulmuş bir hukuki kılıf” şeklinde eleştirdi.
27 yaşındaki kamu yönetimi mezunu Mustafa S. de kendine Türkiye’de bir gelecek görmeyenlerden. Diyarbakır doğumlu Mustafa S. de iki ay önce Sırbistan’a uçakla geldikten sonra kara yoluyla Almanya geçmiş. Kaçakçıların yaşadıkları Bavyera’da bir karayolu üzerinde polise yakalanmış, ardından iltica sahibi olmuş. “Tahir Elçi anmasına katıldım diye hakkımda soruşturma açıldı, meslekten erkekler yapıldım, iş başvurularım sabıka kaydı yüzünden hep retle sonuçlandı. Yaşam hakkı yok, bitelim istiyor” diyen Mustafa, şimdi bir mülteci yurdunda kalıyor. Mustafa, kurs için Almanca başvurduğunu, haftada iki kez mülteci yurdundaki diğer sığınmacılarla kurdukları ekiplerle futbol oynadıklarını, umutlarını kaybetmemek için de birbirlerini motive ettiklerini söylüyor.(DW Türkçe)