Sol partilerden altı partinin çalışmasına sert eleştiri
CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA ve Gelecek Partisi tarafından açıklanan çalışma, kamuoyu ve diğer siyasi partiler tarafından tartışılmaya devam ediyor.
KP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, altı siyasi partinin açıkladığı çalışmaya ilişkin “Metin tamamen bir çöp. Laiklikle ilgili hiçbir şey yok. Bu çizgiyle belki de AKP’den daha tehlikeli bir tablo yaratabilirler” derken, SOL Parti Başkanlar Kurulu üyesi Önder İşleyen da, “Ülkeyi karanlık noktadan çıkarmanın, bir tür AKP’nin ilk dönemlerine dönmeyi vaat eden bir restorasyon programıyla olabileceğini düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet’ten Sefa Uyar’ın haberine göre, üçüncü ittifak çalışmalarını sürdüren TKP Genel Sekreteri Okuyan, Cumhuriyet’e yaptığı değerlendirmede, “metnin çerçevesine hiç şaşırmadıklarını” söyledi. Metinde her konunun “demokrasi ve özgürlüğe” çevrildiğini kaydeden Okuyan, “Eşitsizlik, sömürü mekanizmaları, emekçilerin durumu, Türkiye’nin bütün kaynaklarının sermaye sınıfına aktarılması gibi ülkenin asıl sorunlarına ilişkin hiçbir şey yok. Hiçbir biçimde Türkiye’nin toplumsal eşitsizliklerine girilmemiş. Eşitsizliklerin hiç gündeme getirilmediği yerde özgürleşme olmaz. Dolayısıyla o metin tamamen bir çöptür” dedi. “AKP’nin en önemli özelliklerinden biri, eskiden kör topal var olan laikliği ortadan kaldırmasıdır” diyen Okuyan, “Metinde, laiklikle ilgili hiçbir şey yok. Tam tersine bugünkü statükoyu aslında koruyan bir çerçeve söz konusu” ifadelerini kullandı.
SOL Parti Başkanlar Kurulu üyesi Önder İşleyen ise şunları kaydetti:
Altı partinin ortaya koyduğu metin bir restorasyon programını ifade ediyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen bu tek adam rejimine son verilmesi kuşkusuz ki çok önemli. Tüm sosyalist sol ve tüm muhalefetin bunu gerçekleştirmek üzere mücadelesi etmesi ülkenin geleceği için hayati bir önemde. Ancak bu iktidarın bir rejim dönüşümünü de gerçekleştirerek ülkeyi getirdiği karanlık noktadan çıkarmanın, bir tür AKP’nin ilk dönemlerine dönmeyi vaat eden bir restorasyon programıyla olabileceğini düşünmüyoruz. Halkın sorunlarının gerçek çözümü için bir devrimci dönüşüme ihtiyaç var. Tüm özelleştirilen varlıkların yeniden kamulaştırılmasından devlet içindeki tarikat-cemaat varlıklarına son verilmesine uzanacak bu zorlu mücadele de sosyalist solun tüm toplumla birleşerek başarabileceği bir şey.”