Eski MİT yöneticisi Mehmet Eymür:Başka türlü konuşma imkânı yoksa işkence olabilir, çünkü çok inatçı tipler var!
Eski MİT Yöneticisi Eymür: İşkence yaptım, pişmanlık duymam. Başka türlü konuşma imkânı yoksa işkence olabilir, çünkü çok inatçı tipler var. Kızıldere’de yargısız infaz yoktu.
Eski MİT Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür’le yaptığımız geniş söyleşinin ikinci bölümünde, 1970’lerden bu yana katıldığı operasyonlar, tartışmaların odağında yer aldığı olaylarla ilgili değerlendirmeleri yer alıyor. Bu bölümde Eymür ilk kez MİT’te yapılan işkencelerden ve kendisinin de işkence yapmış olduğundan söz ediyor. 1980’lerde çok tartışılan Babalar Operasyonu’nun kendi talebiyle değil Genelkurmay’ın talimatıyla yapıldığını söylüyor. Bu başlık özellikle bugün için önemli görünmeyebilir. Ancak darbe sonrası iktidar savaşlarının anlaşılması bakımından “Babalar Operasyonu” önem taşıyor.
Eymür, söyleşide, Gladio’nun Türkiye’deki yapılanması konusunda net işaretler veriyor. Bildiklerinin daha fazla olduğuna kuşku yok. Ancak işaretleri önemli.
Eymür, tüm bu konularda konuşurken, oldukça rahat ve kendinden emin görünüyordu. Röportajın ilk bölümünde yer alan, “Benim için devletin yaptığı her şey meşrudur” sözleri de bunun göstergesi zaten. Eymür’e göre bu noktada önemli olan, devlet görevlilerinin menfaat odaklı davranmaması. Eymür, 1970’lerden bugüne, Kızıldere’den Ergenekon’a kadar uzanan tanıklıklarını anlatırken bu bakış açısını hep sürdürüyor. Eymür’e yönelttiğim sorular ve yanıtları şöyle:
“Genelkurmay istedi, biz yaptık”
- ‘Babalar operasyonu’ halen konuşuluyor. Genelkurmay’dan izin istemiştiniz yapabilmek için.
Hayır, Genelkurmay istedi o zaman Dündar Kılıç’ın alınmasını. Özellikle istemişlerdi. Bilmiyorum nedenini ama biz o yüzden yaptık. Bazı paşalarla da ilişkisi vardı, ondan tahmin ediyorum.
Duymam, çünkü aşırı bir şey yapmadık. Daha çok taktikleri kullanmak istedim. Bizim hanım arkadaşları bağırtırdık. “Kızını aldık” derdik sonra suçluya. Bağıran bizim arkadaşımız. “Konuşacaksan konuş sıkıntıya girecekler yoksa” derdik mesela. Tiyatro yapardık biraz.
- Bu işkence değil mi, teşkilatta bunun eğitimi var mı?
Bizim meslekler akıl mesleği. Aklın varsa formüller buluyorsun. İlla işkence yapmak şart değil. Mühim olan konuşturabilmek.
- Hanefi Avcı mesela, işkence yaptığını ama pişmanlık duyduğunu söylemişti.
Ben kendisini pek sevmem. Pişmanlıktan yararlanan bir sürü Kürdü çok kullandı. Onların kirli işleri vardı. Elinde bir sürü polis memuru varken başka adamları kullanması, boyundan büyük işler. Yurtdışında polisin öyle bir görevi yok. Örgütlenmeler kurmaya kalktı. PKK’ya karşı. Örgütleri kuranları falan öldürmek amaçlı. Ekip yolladı Öcalan için. Bir şey yapamadan döndüler.
SÖYLEŞİNİN TAMAMI