Kürdistan’a sıçrayan çatışmalar
Haziran 2015 genel seçimlerinde tek başına iktidar olamayan AKP seçimlerden sonra ,Türk devleti ile PKK arasında yıllardır süren çatışmalar, Türk savaş uçaklarının Irak Kürdistanı’ndaki PKK hedeflerine Temmuz sonunda başlattığı geniş çaplı operasyonlarla birkaç yıllık aradan sonra yeniden başlamış oldu. Yaygın bir görüşe göre Hazirandaki seçimlerden tek başına iktidar olarak çıkamayan ve köşeye sıkışan AKP bu operasyonları erken seçimleri kazanma hesabıyla başlatmıştı. Hazirandaki seçimlerde mecliste 258 sandalye kazanan AKP’nin tek başına hükümet kurmak için 18 sandalyeye daha ihtiyacı vardı.
AKP hükümeti PKK’ye yönelik askeri operasyonları başlatmak için 22 Temmuz’da Şanlıurfa’da iki polis memurunun öldürülmesini gerekçe gösterdi. Polisler, Suruç’ta sol görüşlü gençleri hedef alan ve IŞİD’e atfedilen intihar saldırısının ardından öldürülmüştü. Polislerin öldürülmesine ilişkin çelişkili açıklamalar yapan PKK eylemi önce üstlendi, sonra da olayla bağlantısının olmadığını açıkladı.
Gözlemcilere göre AKP’nin PKK operasyonlarını yeniden başlatmasının amacı milliyetçi duyguları kabartmak ve Kasımdaki seçimlerde tabloyu lehine çevirmekti. Bütün bunlar karşılık buldu.İstediğini alan AKP seçimlerden tek başına iktidar olarak çıktı. Bu, AKP’nin 2002’den bu yana dördüncü iktidarı.
PKK’nin Türkiye’deki çatışma ortamını hep hazırda tutması özellikle Doğu illerindeki eylemleri ve Türkiye’deki bazı çevrelerden aldığı destekle verdiği zararlar tartışılmaz bile.
Bu arada Türk ordusuyla PKK arasındaki çatışmanın alevleri Irak Kürdistanı’na sıçradı. PKK hedeflerine düzenlenen yoğun hava saldırılarından biri, Zargali köyünde en az sekiz sivilin ölümüne yol açtı.
Türk güvenlik güçleri ile PKK arasında tırmanan çatışmalar Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni (IKBY) zor durumda bıraktı. Bu çatışma zaten bir dizi zorlukla boğuşan IKBY için yeni bir istikrarsızlık unsuru olabilirdi. Bin kilometreyi aşan bir sınır hattı boyunca tehdidiyle karşı karşıya olan Iraklı Kürtler bir taraftan da ciddi bir ekonomik krizin pençesinde, diğer taraftan PKK-Türkiye çatışmasıydı.Bu çatışmaların Irak Kürdistanı’na yansıması IKBY için yeni ve ciddi bir sorun doğuruyordu.
PKK dört ay süren çatışmaların ardından seçimlerin daha huzurlu bir ortamda gerçekleşebilmesi için 12 Ekim’de tek taraflı ateşkes ilan etmişti. Ancak Ankara’nın seçimlerin ardından PKK mevzilerini bombalaması üzerine Türkiye’deki askeri hedeflere saldırılar düzenleyerek ateşkes sonlandırıldı ve ardından PKK şu açıklamayı yaptı:
“Türkiye’nin demokratikleştirilmesi ve Kürt sorununun çözümü için ciddi bir tutum ve mücadele ortaya konulmamaktadır. Tek taraflı gerçekleşen bu çağrıların mevcut ortamda bir anlamı olmadığı gibi bir sonuç vermediği de görülmüştür.”
11 Nisan 2015’te Ağrı’nın Diyadin İlçesi’nin Yukarı Tütek Köyü’nde bugün yapılacak ağaç dikme etkinliği için bölgede güvenlik önlemi alan askerlere, PKK’lı teröristler tarafından ateş açılmış, çıkan çatışmada 4 askerin yaralandığı belirtillmişti.bu çatışmanın arkasından Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklamalarda bulunmuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ağrı Diyadin’de dört askerin yaralandığı saldırıyı değerlendirirken, ”PKK’nın çözüm sürecini baltalamaya çalıştığını”,güvenlik güçleriyle çatışma halinde olan PKK’lı sayısının 25 olduğunu açıkladı.
PKK’nın ‘barış ortamını dinamitlemeyi ve çözüm sürecini baltalamayı’ amaçladığını söyleyen Erdoğan, ”Malum siyasi parti bu bölücü terör örgütünün bu eylemleriyle oy toplamının gayreti içinde. Eğer demokrasi diyorlarsa eğer temel hak ve özgürlük diyorlarsa bunun yolu silahtan geçmez bunun yolu sandıktan geçer” dedi.
Bu süreç sonrasında PKK eylemlerini daha çok Kürdistan topraklarında arttırım yaparak de3vam etti.
Türkiye ve PKK arasındaki çatışmanın daha da tırmanması ve IKBY topraklarına sıçraması Iraklı Kürtler için büyük riskler arz ediyordu.
Irak Kürdistanı ile Türkiye arasındaki ilişkiler son yıllarda büyük bir gelişme gösterdi. Çok değil 2008’de IKBY’yi bölgedeki PKK varlığı nedeniyle tehdit eden Türkiye, şimdi IKBY’nin petrol ihracatının ana güzergâhı ve başlıca ticaret ortağı hâline geldi.
2 Şubat’ta Türkiye’ye gelen Neçirvan Barzani’nin Erdoğan ile görüşmesinin hemen arkasından Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Parlamentosu Enerji Komisyonu Başkanı Ali Hama Salih sosyal medya hesabında paylaşım yayınlamış,, IKBY’nin Türkiye’ye doğalgaz satmaya 2025 yılında başlayacağını duyurmuştu.
Belçika merkezli sivil toplum kuruluşu Uluslararası Kriz Grubu (ICG) Kürt sorunundan kaynaklanan çatışmaları incelediği raporunu Şubat ayında güncelledi.
Rapora göre, ateşkesin bitip çatışmaların başladığı Temmuz 2015’ten, raporun en son güncellendiği 3 Şubat 2022’ye kadar yaşanan olaylarda 593 sivil, bin 322 güvenlik gücü, 226 tanımlanamayan, 3 bin 717 PKK militanı olmak üzere 5 bin 858 kişi hayatını kaybetti.
Türkiye sınırları içindeki çatışmalar azalıyor
Veriler incelenince, Türk Silahlı Kuvvetleri ve PKK arasındaki çatışmaların yoğunluğunun, 2020’den bu yana Türkiye’den Irak Kürdistanı’na kaymış olduğu anlaşılıyor.
2015-2020 arasında sadece Diyarbakır il sınırları içinde PKK ile çatışmalar sonucu hayatını kaybedenlerin sayısının, aynı tarih aralığında Irak Kürdistanı’ndaki çatışmalar sonucu yaşamını yitirenlerin sayısından daha fazla olduğu görülüyor.
Türkiye’deki çatışmalarda, 2016’da en yüksek seviyelere çıkan ölüm sayısı ilerleyen yıllarda kademeli olarak azalıyor. 2020-2022 Şubat arasındaki sürede Diyarbakır’da hayatını kaybedenlerin sayısı Irak Kürdistanı’nda hayatını kaybedenlerin 25’te 1’ine geriliyor. Son iki yılda, Türkiye içinde yaşanan çatışmalarda en çok ölümün yaşandığı Hakkâri ve Şırnak’ta da ölüm sayıları hızlı bir şekilde düştü.
2016 2017 2018 2019 2020 2021
Şırnak 617 134 122 64 29 45
Hakkâri 417 126 93 80 24 6