Ortadoğu

Irak Federal Mahkemesi: Cumhurbaşkanlığı adaylığı için kapıların yeniden açılması anayasaya aykırı

Karar, krizin uzama riskini artıran siyasi ve hukuki tartışmalara kapı araladı.

Irak Yüksek Federal Mahkemesi nihai ve belirleyici kararlarıyla pratikte üçlü ittifaka Sadr Hareketi, Siyade (Egemenlik) İttifakı ve Kürdistan Demokrat Partisi her ne kadar üçüncü bir darbe vurmuş olsa da bunun ağır bir darbe olduğu söylenemez. Ancak yine de karar, krizi uzatabilecek siyasi ve hukuki tartışmalara kapıyı araladı.

Iraklı hukuk uzmanı Emir ed-Daami, kararı ‘anayasanın hükümlerine aykırı siyasi bir güzelleme’ olarak nitelerken bağımsız siyasetçi İzzet eş-Şabender, ‘siyasi blokların uzlaşısı için altın bir fırsat’ olarak değerlendirdi.

Hukukçular, Federal Mahkeme’nin ya temyizi kabul ya da reddetmesini bekliyorlardı. Şarku’l Avsat’a konuşan Daami, Federal Mahkeme tarafından dün açıklanan kararı, ‘anayasanın hükümlerine aykırı siyasi bir güzelleme’ olarak niteledi. Anayasanın artık geçmişte kaldığını söyleyerek daha da ileri giden Daami, “Bu karar çerçevesinde Meclis oturumlarında adaylığa kapı açacak oylama maddesini de eklendikten sonra, cumhurbaşkanının seçileceği bir oturum yapılması için en fazla iki aylık bir süreye ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı. Adaylık kapısının yeniden açılmasının uygun olup olmadığıyla ilgili bir soruya Daami, ‘kararın burada üçte iki çoğunluk gerektirmeyen Anayasa’nın 59. maddesine dayandığını’ söyleyerek yanıt verdi. Daami, hangi hukuki açıdan bakılırsa bakılsın alınan kararın, 2012 tarihli ve 8 sayılı Adaylık Hükümleri Kanunu’nun 72/2. maddesine aykırı olarak ‘siyasi bir güzellemeden’ öteye geçmediğini söyledi.

Bağımsız siyasetçi Şabender ise yaptığı açıklamada, “Mahkeme, bu kararı alarak, cumhurbaşkanlığı adaylığı için kapıların kapatılması veya açılması kaosundan uzaklaşmıştır. Böylece topun asıl yerine yani Meclis’in sahasına dönmesini sağladı. Mahkemenin kararı, siyasi süreçte yaşanan engeller çerçevesinde aslında siyasi blokların iş birliği yapması ve Irak devletini yeniden inşa etmesi için kartlarını gerçek bir ortaklık içinde yeniden düzenlemeleri için altın bir fırsattır” değerlendirmesinde bulundu.

Federal Mahkeme’nin, Milletvekili Basim Haşşan tarafından yapılan şikâyet başvurusu üzerine görülen duruşmada aldığı kararın gerekçesinde şu ifadeler yer aldı:

 “Meclis Başkanlığı’na cumhurbaşkanlığı adaylığı için kapıları yeniden açma yetkisi veren hiçbir anayasal veya yasal metin yoktur. Cumhurbaşkanlığı için adaylığın yeniden açılmasına, ancak Meclis kararıyla izin verilebilir.”

Federal Mahkeme’nin Meclis Başkanlığı tarafından cumhurbaşkanlığı adaylığı kapısının yeniden açılmasının anayasaya aykırı olduğuna dair aldığı karar, Mesud Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi’ne (KDP) yönelik gibi görünen önceki kararlardan daha ağır olduğu söylenemez. “Cumhurbaşkanlığı adaylığı hükümlerine ilişkin mevcut yasa ışığında Meclis adaylık kapısının açılmasını oylayabilir mi, yoksa adaylık yasası yeniden değiştirilmeli mi?” sorusu, henüz kimsenin cevap bulamadığı ve en çok sorulan sorulardan biri oldu. Aynı şekilde Irak’taki siyasi çevrelerin dünden beri tartıştığı bir diğer soru da oylamanın salt çoğunlukla mı yani yüzde 50 artı bir ile mi, yoksa üçte iki çoğunlukla mı yapılacağı sorusu oldu.

Bu gibi sorulara cevap verilmedikçe, bu soruların Federal Mahkeme’ye tekrar sorulması gerekebilir ve bu da süreyi uzatabilir. Bu kadarla da kalmıyor. Milletvekili Haşşan adına mahkemeye şikâyet başvurusunda bulunan avukat, Federal Mahkeme kararının önceki tüm adaylık prosedürlerini iptal ettiğini ve bunun da adaylık için kapıyı tekrar açma kararının oylanması için mecliste bir oturum yapılmasını gerektirdiğini düşünüyor.

Üçlü ittifaktaki liderlerden biri olan Miş’an el-Cuburi’ye göre, Meclis’in bir sonraki oturumunda hiç kimse oyların çoğunluğunu kazanamayacağından cumhurbaşkanlığı adaylığına kapıların yeniden açılması için oylama yapılması gerekecek.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu