Irak’ta cumhurbaşkanı seçimi yaklaşırken Kürt partilerin ‘tek aday’ anlaşmazlığı sürüyor
ABD işgali sonrası kurulan siyasi denklem gereği cumhurbaşkanının Kürtlerden seçildiği ülkede KDP, eski Dışişleri ve Maliye Bakanı Hoşyar Zebari’yi, KYB ise mevcut Cumhurbaşkanı Berhem Salih’i aday gösterdi.
Irak Meclisinde yeni cumhurbaşkanı seçimine iki gün kala Kürt partiler arasında “tek aday” anlaşmazlığı çözülemedi.
Irak Meclisi, yeni cumhurbaşkanını seçmek için 7 Şubat’ta toplanacak. Ülkede 2003’teki ABD işgali sonrası kurulan siyasi denklem gereği cumhurbaşkanı Kürtlerden seçiliyor. Ancak Kürtlerin temsil edildiği iki büyük parti Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ve Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) arasında bu konuda kıyasıya bir rekabet yaşanıyor.
KDP, eski Dışişleri ve Maliye Bakanı Hoşyar Zebari’yi aday gösterdi. KYB ise mevcut Cumhurbaşkanı Berhem Salih’in adaylığını açıkladı. İki parti arasında yürütülen müzakerelerde “tek aday çıkarma” konusunda sonuç alınamadı.
KDP’nin adayı Zebari geçen günlerde başkent Bağdat’ta Şii, Sünni, Türkmen ve Hristiyan siyasi grupları ziyaret ederek 7 Şubat oturumu için destek istedi. Bunun karşılığında Berhem Salih de Bağdat’taki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda siyasi grup temsilcileriyle görüşmelerini basından uzak devam ettiriyor.
KYB, adayını çekmiyor
KYB Milletvekili Suzan Mansur, Irak resmi haber ajansı İNA’ya yaptığı açıklamada, “Berhem Salih’in devlet adamı olması hasebiyle şansı diğerlerine göre daha yüksekti. Kapımız KDP’ye sonuna kadar açıktı ancak geçen hafta cumartesi günü bu diyalog kapımız kapandı. Diğer siyasi gruplarla görüşme ve diyaloğumuz ise sürüyor.” dedi.
KYB’nin bir diğer vekili Rezan Şeyh Diler de partisinin Berhem Salih’in adaylığını geri çekmesinin söz konusu olamayacağını söyledi.
KYB’den Eşbaşkan Bafel Talabani liderliğinde üst düzey heyet iki gün önce Bağdat’ta siyasi gruplarla görüşmelere başladı. Kürt heyetin ilk durağı Şii Koordinasyon Çerçevesi liderlerinden Nuri el-Maliki oldu. Çatı kuruluşun diğer lideri Hadi Amiri de bu toplantıda hazırdı. Görüşme sonrası Şii taraftan yapılan açıklamada, Maliki’nin şu sözlerine yer verildi:
“Koordinasyon Çerçevesi olarak, anayasal çerçevede bir hükümetin kurulması için diğer ulusal siyasi güçlerle tevafuk sağlanmasına önem veriyoruz. Başbakan adayı üzerinde uzlaşı sağlanması tutumumuz sabittir.”
Talabani de Koordinasyon Çerçevesi başta olmak üzere tüm siyasi gruplarla ilişkileri güçlendirmeyi hedeflediklerini aktardı.
Meclisin üçte ikisinin oyu gerekli
KYB’nin adayı Salih, İran’a yakın Şii siyasi çatı kuruluş Koordinasyon Çerçevesi ile anlaşmış gibi görünse de Salih’in cumhurbaşkanlığı koltuğuna yeniden oturması için bu grubun oyları yetmeyecek. Çünkü Irak Yüksek Federal Mahkemesi, cumhurbaşkanının Meclisin üçte ikisinin oyuyla seçilmesi gerektiğine karar verdi. Bu durum, Salih’in İran’a mesafeli Şii lider Mukteda es-Sadr ve Sünnilerin, Zebari’nin ise İran’a yakın Şii grupların oyunu da almasını gerektiriyor.
KDP Başkanı Mesud Barzani’nin Iraklı siyasi gruplara Zebari’nin adaylığında ısrarını sürdürdüğü ve bu konuda geri adım atmayacağı mesajı ilettiği biliniyor. Kürt liderin İran Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani’ye de Zebari konusunda ısrarını dile getirdiği basına yansımıştı.
Barzani’nin adayı Zebari, seçimin galibi Mukteda es-Sadr’a bağlı Sadr Grubu (73), Sünni Egemenlik İttifakı (67) ve 31 sandalyeye sahip KDP’nin oylarını garanti altına almış görünüyor. Diğer yandan, 2016’da Meclis tarafından yolsuzluk gerekçesiyle Maliye Bakanlığı görevinden azledilmesi Zebari’yi tartışmaların odağında tutuyor.
Sadr’ın bundan dolayı Barzani’den Zebari ismini değiştirmesini istediği ancak Erbil’deki Kürt liderin buna ikna olmadığı iddia ediliyor. Nitekim Sadr, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Zebari’nin cumhurbaşkanlığı için gerekli özelliklere sahip olup olmadığı tartışmalarına paralel olarak, “Müttefik KDP’nin adayının cumhurbaşkanlığı için gerekli şartlara sahip olmadığı görülüyorsa, reformist milletvekillerini (Sadr Grubu vekilleri) ona oy vermemeye çağırıyorum. Biz, koltuk değil reform savunucularıyız.” dedi.
Bununla Sadr, Zebari’nin tartışmalı adaylığı meselesine yabancı kalmak istemediğini göstermeye çalışıyor ki Yüksek Federal Mahkemesi ve Şeffaflık Kurumu, yolsuzluklardan dolayı bakanlık koltuğundan azledilen Zebari’nin taşıdığı özelliklerin cumhurbaşkanı şartlarına aykırı olmadığı yönünde görüş belirtmişti.
KDP adayı Zebari, Irak resmi televizyonuna yaptığı açıklamada, adaylığının kesin olduğu ve bundan geri dönüş olmayacağını bildirdi. Cumhurbaşkanı seçilebilmek için Meclisin üçte ikisinin oyuna ihtiyaç olduğuna da dikkati çeken Zebari, bunun için tüm siyasi grupların desteğini almak için mesai harcadıklarını söyledi.
Hoşyar Zebari ayrıca önceki seçimlerde hep KYB’nin adayının seçildiğini hatırlatarak, “KYB 17 yılda cumhurbaşkanlığı fırsatını kullandı.” dedi.
KDP ile KYB arasındaki rekabetin yanı sıra cumhurbaşkanlığı için yarışan bağımsız Kürt adaylar da bulunuyor. Bunlardan biri, KYB üyesi ve eski Cumhurbaşkanı Celal Talabani ailesine yakın eski Irak Su Kaynakları Bakanı Abdullatif Cemal Reşid. Reşid, perşembe günü Bağdat’ta yaptığı basın toplantısında, cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecinde siyasi partilerle görüşmeler gerçekleştirdiğini ifade etti.
Reşid, AA muhabirinin “partisinin kendisini neden aday göstermediği” şeklindeki sorusuna “Bunu partiye sorun.” yanıtı verdi. Bu da, KYB içinde anlaşmazlıkların yaşandığını ve cumhurbaşkanlığı konusunda bir “KYB-KYB derin kavgası” olduğunu gözler önüne seriyor.
Genel seçimin birincisi Şii lider Sadr’a yakın kaynaklar, Kürt partileri arasında daha çok vekil çıkaran KDP ile anlaşma içinde olduklarını ifade ediyor ve oyunu daha çok bu parti ile kurmaktan yana olduklarını söylüyor. Sadr, Sünniler adına ise Meclis Başkanı Muhammed Halbusi ile yakın anlaşma içinde bulunuyor. Şii lider, “seçim bölgelerinde birinci olan partilerle birlikte oyun kurmayı yeğlediği ve bunun meşruiyet tartışması yaratmayacağı” kanaati taşıyor.
Sadrcı çevre, aynı zamanda Kürtlerin tek aday konusunda uzlaşma sağlamasının önemini de dile getiriyor. İran’a yakın Şii gruplar ise, Sadr’ın yakın durduğu KDP’nin değil, KYB’nin adayına sıcak bakıyor.
KDP, adayının seçimi sürecinde Şii-Şii anlaşmazlığı yerine tüm Şii grupların oyunu almayı hedefliyor. KYB, son saatlere kadar KDP ile tek aday noktasında anlaşacağı umudunu taşısa da alınan bilgiler, Mesud Barzani’nin Berhem Salih karşısında adayını geri çekmeyeceği yönünde. KDP ve lideri Barzani, genel seçimde oylarını artırdıkları (vekil sayısı 25’ten 31’e çıktı), buna karşılık seçimde Goran Hareketi ile ittifak yapan KYB’nin Meclisteki sandalye sayısı 17’de kaldığı için cumhurbaşkanı adayını belirleme konusunda söz sahibi olmayı kendinde görüyor.
KDP, ayrıca KYB’nin adayını “Kürt birliğini” göz ardı ederek açıkladığını ve bunun Bağdat’ta “Kürt evine” zarar verdiğini ifade ediyor.
Kürtlerin, 7 Şubat’ta tek aday üzerinde anlaşamadan Meclise girmeleri halinde, kartların yeniden karıldığı Irak’ta özellikle siyasi alanda güçlerinin zayıflayabileceği üzerinde de duruluyor.
Irak yasalarına göre, cumhurbaşkanı anne ve baba tarafından Iraklı olmalı ve yabancı bir ülke vatandaşlığı taşımamalı. 2018’de seçilen Berhem Salih, İngiliz vatandaşlığından vazgeçtiğini açıklamıştı. Cumhurbaşkanının 40 yaş ve üzeri olması şartı da söz konusu.