Makaleler

HDP ve Demirtaş’ın Tepkileri Ne Anlama Geliyor?

 İstanbul’da düzenlenen ve 6 kişinin yaşamını yitirdiği saldırıya hem eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hem de HDP tepki gösterdi.

HDP’nin tepkisi “üzüntü” düzeyinde kalırken, Demirtaş sert ifadelerle olayı kınadı. Peki bu iki tepki ne anlama geliyor?

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun PKK’yı işaret ettiği saldırıya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) de tepki gösterdi.

HDP Merkez Yürütme Kurulu adına yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İstanbul’daki patlamadan derin üzüntü ve acı duyuyoruz, halkımızın başı sağolsun. Bugün İstanbul İstiklal caddesinde yaşanan ve şimdiye kadar 6 yurttaşımızın hayatını kaybetmesine 53 kişinin de yaralanmasına neden olan patlamadan dolayı derin acı ve üzüntü duyuyoruz. Üzüntümüz ve acımız büyük, hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allahtan rahmet, yaralılara acil şifalar, halkımıza başsağlığı diliyoruz.”

Bu açıklamadan kısa süre sonra Edirne Cezaevinde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’tan da bir açıklama geldi.

Avukatlarının kullandığı sosyal medya hesabı üzerinden açıklama yapan Demirtaş, olayı “terör” olarak nitelendirdi.

Saldırıyı sert ifadelerle kınayan Demirtaş şunları söyledi: “Kim hangi amaçla ya da gerekçeyle yapmış olursa olsun, sivilleri hedef alan her saldırı hukuken, siyaseten, ahlaken ve vicdanen terördür. Asla kabul etmiyoruz. İstiklâl Caddesi’nde masum sivilleri açıkça hedef alan terör eylemini de lanetliyorum. Yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyorum.”

Demirtaş ve HDP, Eylül ayında Mersin’de polis evine düzenlenen ve bir polisin hayatını kaybettiği olaydan sonra da kınama mesajları yayınlamıştı.

PKK ise isim vermeden Demirtaş ve HDP’ye tepki göstermişti.

Ancak Mersin saldırısını kınayan HDP, İstanbul için “üzüntülerini” dile getirdi. Demirtaş ise iki saldırıyı da kınadı. Peki son saldırı ile ilgili iki açıklama arasındaki fark ne anlama geliyor?

“Kürt siyaseti dizayn ediliyor”

Birçok kesim 2015 seçimlerinden önceki süreçte olduğu gibi, şiddetin dozunun artabileceğini tartışıyor.

Ancak siyaset bilimci Vedat Koçal’a göre 2023 seçimlerine ilişkin senaryoların ötesinde bir hazırlık var.

Koçal, HDP üzerinden Kürt siyasetinin dizayn edildiği görüşünde. Demirtaş’ın hafta sonu Diyarbakır’a getirilmesine dikkat çeken Koçal, şunları söyledi:

“Birkaç haftadır ilginç gelişmeler oluyor. Bunları yan yana koyunca sanki politik bir hazırlık varmış gibi görüyorum. Bu seçimden de öteye bir siyaset gibi. Salt 2023 seçimlerini gözeten AK Parti HDP arasında bir iletişim kurma amacından öteye. Sanki Kürt hareketini dizayn etmeye yönelik bir şeyler gelişiyor. HDP’yi dizayna yönelik hem HDP’nin içinden hem devlet dizaynı diyebiliriz. Demirtaş’ın getirilmesi, söylemlerinin sertleşmesi, keskin muhalefetten sıyrılıp Kürt hareketini de yumuşatma olabilir. Dışarıdan baskı ile değil, içeriden yapılma amacı olabilir. Bu, devlet aklının tek taraflı olarak Kürtler’i dizayn ettiği bir şey değil, çift taraflı bir iletişim var. Yeni kuşakta Öcalan sempatisi daha az, Selahattin Demirtaş sempatisi daha ön planda. Dolayısıyla uzun vadede çatışmacı, askeri bir Kürt hareketinin yerine daha liberal, ılımlı Kürt hareketinin üretimi için Demirtaş’ı hazırlıyor olabilirler. Demirtaş çok bireysel, net ve açık karşı çıkıyor. Anlayan anlıyor.”

Saldırının ayrışmayı derinleştirme amacı taşıyor olabileceğine de dikkat çeken Koçal, “PKK’yı daha şahin, militarist, saldırgan kör terör, Demirtaş’ı sempatik, sivil siyasetçi diyen ayrıştırmayı derinleştirmeye dönük bir eylem olarak da değerlendiriyorum” diye konuştu.

“Bu eylemler HDP’yi sıkıntıya sokuyor, Demirtaş bunun farkında”

Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Vahap Coşkun ise, bu tarz eylemlerin HDP’yi hukuki ve siyasi anlamda zora soktuğuna dikkat çekerek, Demirtaş’ın bunu fark ederek mesaj verdiğini söyledi.

Coşkun, Selahattin Demirtaş’ın eylemlerin HDP’ye yaşattığı sıkıntının farkında olduğunu savundu.

Demirtaş’ın Mersin saldırısı sonrasındaki tavrını koruduğuna dikkat çeken Coşkun, “Demirtaş Mersin saldırısındaki pozisyonunu koruyor. Hatta belki elini biraz daha yükseltiyor. Bunu açıkça terör eylemi olarak nitelendiriyor. HDP’nin açıklamasında Demirtaş kadar vurgulu bir dil yok. Onu açık bir şekilde belirtmek lazım. Demirtaş terör eylemi olarak ifade ederken HDP patlama olarak nitelendiriyor. Bu ikisi arasında çok ciddi bir fark var. İçişleri Bakanlığı bu eylemin PKK tarafından yapıldığını iddia etti. PKK Mersin eyleminden sonra bu tür eylemlerin daha çok artacağına dair sinyal vermişti. Eğer böyle direkt vatandaşlara yönelik terör eylemleri gerçekleşirse hiç kuşkusuz Türkiye siyasetinde HDP’nin hem siyasi hem de hukuki olarak alanını daraltır, onu zor duruma sokar. Demirtaş bunun farkında ve tavrını kesin bir şekilde ortaya koyuyor” şeklinde konuştu.(VOA Türkçe)

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu