Türkiye’den yurtdışına “iPhone turizmi”
Yüksek vergili cep telefonları tüketicileri yurtdışından telefon alma yoluna itiyor. Vizesiz gidilen ülkelere, ucuz telefon almak için turlar düzenleniyor.
Türkiye’de teknoloji alanında birçok üründe uygulanan yüksek vergiler ve taksit sınırı, cihazların yurtdışıyla olan fiyat farkının açılmasına sebep oluyor. Tüketicilerin alternatif çözümlere yönelmesiyle cihazların farklı yollardan tedarik edilmesi yaygınlaşıyor. Artan fiyatlar sebebiyle Türkiye’den yurtdışına “iPhone turizmi” yapılmaya başlandı.
Dünya gazetesinden Yener Karadeniz’in haberine göre, son dönemde KKTC, Gürcistan, Yunan adaları gibi ülkelere gidip iPhone alarak geri dönme sayısı arttı. Habere göre, yıl sonunda klonlanmış (IMEI numarası değiştirilmiş ya da kopyalanmış) telefon sayısının 3,9 milyonu, yolcuların beraberinde getirdiklerinin ise 500 bini aşması bekleniyor.
iPhone’un 128 GB’lık 14 Pro Max modeli Türkiye’de 43 bin 999 TL’den satışa çıkarıldı (yüzde 96’sı vergi). Aynı cihaz ABD’den alındığında bin 99 dolara (20 bin 426 TL) denk geliyor. Kullanıcının yurtdışından getirdiği cihazı kendi pasaportuna kaydetmesiyle fiyat 23 bin 275 liraya çıkıyor (2 bin 732 TL harç ve 117 TL Özel İletişim Vergisi). Tüketici aynı telefonu yurtdışından alarak 20 bin TL’den fazla kâr elde edebiliyor.
2019’da getirilen IMEI kaydı düzenlemesine göre başkasının pasaportuna telefon kaydetme dönemi sona ermişti. Ancak kullanıcılar bu düzenlemeyi de kolaylaştırılmış vize prosedürü uygulanan Yunan Adaları ve kimlik kartı ile girilebilen Gürcistan ve Kuzey Kıbrıs gibi ülkelere günübirlik seyahatler ile aşmaya başladı. Bu şekilde fiyata sadece seyahat ücreti eklenmiş oldu.
Klonlama ise artık online satış sitelerinde, cadde mağazalarında yapılabiliyor. Yurtdışından getirilen ve pasaport kaydı olmayan cihazlar, 6 ayda bir 300 TL civarı bir ücret ile kullanılabiliyor.
Mobil İletişim Araçları ve Bilgi Teknolojileri İş Adamları Derneği (MOBİSAD) Başkanı Mustafa Kemal Turnacı, sektörde algıların olguların önüne geçtiğine dikkat çekerek, cep telefonunu ithalatının cari açığı artırdığına yönelik algının da bu anlamda sektörün ülkeye katkısının önüne geçtiğine dikkat çekti. Turnacı, “Cep telefonu çoğu ülkede ithal ama gelecek açısından da stratejik öneme sahip. Bunu efektif olarak kullananlar yarının teknolojisinde söz sahibi olacak. Haliyle bu stratejik ürünün cari açığı artırdığı algısından ziyade katma değeri doğrultusunda değerlendirmek lazım. Ayrıca bahsedilen ürünün toplam ithalattaki payı da yüzde 1’in altında” dedi.
GENÇLER İÇİN ÖTV’SİZ CİHAZ ÖNERİSİ
Turnacı, MOBİSAD olarak bir takım önerilerini ilgili kurumlar ile paylaştıklarını belirterek, “Gençlere 3 yılda bir ÖTV’siz cihaz alma hakkı tanınması gibi bir önerimiz oldu. İlgili kurumlar bunu makul karşıladı ama nasıl, ne zaman sonuçlanır bilemiyoruz. Bizim asıl talebimiz vergilerin düşürülmesi, taksit kısıtlamasının esnetilmesi ve klonlamanın önüne geçilmesi. Klonlama için önerimiz sinyal alınamayan cep telefonunun IMEI havuzundan çıkarılması süresinin 7 yıldan 1 yıla düşürülmesi. Öte yandan mart ayında 5 bin TL ve altındaki cep telefonları için taksit sayısı 12 ay, 5 bin TL’nin üzerinde olan cep telefonları için 3 ay olarak uygulanmasına karar verilmişti. Biz 5 bin TL taksit sınırının 15 bin TL’ye çıkmasını talep ediyoruz. 5 bin TL’ye model sayısı neredeyse kalmadı” şeklinde konuştu.