Suriye’de rejim karşıtı gruplar Hama’nın kuzeyinde 18 yerleşim bölgesini daha kontrolüne aldı
Suriye’nin Hama ilinde, kent merkezine 6 kilometre uzaklıkta Beşşar Esed rejimi güçleriyle çatışan rejim karşıtı silahlı gruplar, 18 yerleşimde daha hakimiyet sağladı.
Esed rejimi güçleriyle 7 gündür çatışan Heyet Tahrir Şam’ın başını çektiği rejim karşıtı gruplar, Hama ili istikametinde ilerliyor.
Gruplar, Hama’nın kuzeyindeki Zor El Mahruka, Zor El Heysa, Zor Ebu Zeyid, Zor El Meselih, Zor Ec-Cedid, Hattap, El-Rehcen, Kuzey Serha, Güney Serha, Mericib El-Cemelen, Şıheytir, El-Hasnevi, El-Şekusiye, Ebu Leffe, Musteriha, Beyyud, Servet ve Maarşahrura yerleşim yerleri ile Nasiriye Tepesi’nin kontrolünü ele geçirdi.
Hama’da ilerleyen rejim karşıtı gruplar, kent merkezinin 6 kilometre dışında rejim güçleriyle çatışıyor
Esed rejimi güçleriyle 7 gündür çatışan Heyet Tahrir Şam’ın başını çektiği rejim karşıtı gruplar, Hama ili istikametinde ilerliyor.
Gruplar, Hama’nın kuzeyindeki Zor El Mahruka, Zor El Heysa, Zor Ebu Zeyid, Zor El Meselih, Zor Ec-Cedid, Hattap, El-Rehcen, Kuzey Serha, Güney Serha, Mericib El-Cemelen, Şıheytir, El-Hasnevi, El-Şekusiye, Ebu Leffe, Musteriha, Beyyud, Servet ve Maarşahrura yerleşim yerleri ile Nasiriye Tepesi’nin kontrolünü ele geçirdi.
Hama’nın doğusunda da Subay Okulu ve Hama yakınlarında rejime bağlı 87. Tugay isimli askeri bölge rejim karşıtı grupların eline geçti.
Öte yandan, rejime ait bir helikopterin, Hama’nın kuzeyindeki Mardes beldesine saldırı düzenlediği bildirildi.
Sosyal medyada da Beşşar Esed’in kuzeni Ali Munir Esed ve koruması Heysem Ebu Mezar’ın Sukeylabiye’de, Şahin adı verilen İHA saldırısında öldürüldüğüne yönelik iddialar yer aldı. Ancak kuzen Esed hakkında rejim kaynaklarından herhangi bir açıklama yapılmadı.
Birinci hat olan Maptane-Halfaya-Taybet İmam’ı kırarak, rejim kontrolündeki Hama kent merkezine 3 koldan ilerleyen rejim karşıtı gruplar, Kamhane-Muharde-Maar Suhur hattında rejim güçleriyle çatışıyor.
Çatışma hattı, Hama kent merkezinin dış mahallelerine 6 kilometre uzaklıkta yer alıyor.
Sahadaki kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Esed rejimi, Hama’daki bankaları ve döviz bürolarını boşaltıyor.
BMGK’de, Suriye’deki son gelişmelerin nedeni ve yapılması gerekenler tartışıldı
BM Güvenlik Konseyi (BMGK), acil oturumla Suriye’nin Halep kenti ve çevresinde yaşanan gelişmeleri ele aldı.
Konsey üyelerine hitaben açılış konuşması yapan Pedersen, Halep ve İdlib kentleri etrafında yaşanan son gelişmeler bağlamında, “Uzun zamandır, özellikle son üç yılda Suriye içinde artan şiddetin yanı sıra, bölgesel taşkınlıklar ve genişleyen İsrail saldırılarının ardından, bu durumun sürdürülemez olduğu konusunda uyarıyordum.” dedi.
Yaklaşık son bir haftada Suriye’deki cephe hatlarında “dramatik değişimlerin” görüldüğünü aktaran Pedersen, bunların “4 yıldan uzun süredir büyük ölçüde yürürlükte olan bir statükoyu kökten değiştirdiğini” ifade etti.
Pedersen, söz konusu gelişmelerin, Türkiye tarafından, Astana sürecinin “tekrar tekrar ihlal edilmesine bir yanıt olarak” değerlendirildiğine değinirken, bölgedeki değişken durumun kimileri için umut, kimileri için ise endişe kaynağı olarak görüldüğünü belirtti.
“Gerilimin azaltılmasına ve sükunete ihtiyacımız var” diyen Pedersen, tüm taraflara uluslararası hukuktaki yükümlülüklerini ve siyasi çözümün gereğini hatırlatarak, şiddetten kaçan Suriyelilerin geçişine izin verilmesi çağrısında bulundu.
Rusya, toplantıyı desteklemeyen Batılı devletlere yüklendi
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, Suriye’deki son durumun görüşüldüğü BMGK toplantısı öncesinde söz alarak, bu toplantıyı hiçbir Batılı devletin teşvik etmediğine vurgu yaptı.
Nebenzia, “ABD’nin kendisi de dahil olmak üzere tek bir Batılı delegasyon bu konuyu desteklemedi. Görünüşe göre, yurtdışından eşi benzeri görülmemiş ve açıkça koordineli bir terör saldırısına maruz kalan Suriye’deki durum onları ilgilendirmiyor.” ifadelerine yer verdi.
BMGK’nin, terör tehditlerine karşı dayanışma gösterme yükümlülüğünün olduğunu söyleyen Nebenzia, ABD’nin, tartışmayı siyasallaştırarak bölünme yaratmaya çalıştığını iddia etti.
Vassily Nebenzia, “Suriye topraklarında zaten gergin olan durumu istikrarsızlaştıran HTŞ (Heyet Tahrir Şam) teröristlerinin bu koordineli saldırısını kategorik olarak kınıyoruz.” diye konuştu.
ABD, Suriye’deki mevcut durumun “şaşırtıcı olmadığını” belirtti
BMGK Dönem Başkanlığını yürütün ABD’nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood, Suriye’deki muhaliflerin son bir haftadaki ilerleyişiyle ilgili, Suriye’nin 2254 sayılı BM Kararı’na uymamasının, “şu an ortaya çıkan koşulları yarattığını” söyledi.
Wood, Suriye’deki iç savaşın çıkmasında İran, Rusya ve Hizbullah’ın oynadığı role dikkati çekerken, “Bu üç aktörün hepsinin, son zamanlarda başka yerlerdeki çatışmalar nedeniyle dikkati dağıldı ve zayıfladı. Bu nedenle Suriye’deki aktörlerin son birkaç gündür bundan faydalanmaya çalıştığını görmemiz şaşırtıcı değil.” değerlendirmesinde bulundu.
ABD’li diplomat, bununla birlikte, muhalif güçlerin arasında bulunan HTŞ’yi terörist olarak tanımladıklarının ve Washington yönetiminin söz konusu saldırılarla “hiçbir bağının” olmadığının altını çizdi.
Robert Wood, HTŞ ile ilgili endişelerini dile getirerek, Suriye’deki ABD askeri mevzilerini DEAŞ terör örgütünün saldırılarından korumaya devam edeceklerini kaydetti.
Toplantı boyunca Rusya ve ABD temsilcileri, normal konuşmalarının dışında, birbirlerine karşı yönelttikleri suçlamalarla ilgili birden fazla söz hakkı kullandı.
Almanya: Suriye’deki mevcut krizle başa çıkmada Türkiye merkezi role sahip
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Dışişleri Bakanlığının sosyal medya platformu X’teki hesabından yaptığı açıklamada, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Brüksel’deki NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında görüştüğüne dikkati çekerek, “Bölgede kilit oyuncu olarak Türkiye mevcut krizle başa çıkmada merkezi role sahiptir.” ifadesini kullandı.
Baerbock paylaşımında, Suriye’deki sivillerin ve azınlıkların korunmasının birinci öncelik olması gerektiğini vurguladı.
Alman Dışişleri Bakanı paylaşımında, Ukrayna’daki savaşa da değinerek, NATO’nun, “böylesi fırtınalı dönemlerde güvenlik çıpası” olduğunu kaydetti.
Almanya’nın da bu tür durumlarda sorumluluk almasının önemine işaret eden Baerbock, “Avrupa’nın güvenliği, NATO’nun doğu kanadının korunması ve Ukrayna’nın siyasi, ekonomik ve askeri olarak desteklenmesi önemli. Litvanya’daki tugayımızla karada, Eurofighter’larla havada ve Baltık Denizi’ndeki ilave gemilerle NATO’nun doğu kanadını güçlendiriyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.(AA)