Analiz

Sergi önü

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’nın (DTSO) ev sahipliği ve Pilevneli Galeri sunumu ile sanatçı Ahmet Güneştekin‘in “Hafıza Odası” sergisi, 16 Ekim’de tarihi Keçi Burcu’nda açıldı.Açıldı ama ne açılış…Sergiye yönelik sanal ortamda başlayan tepkiler, fiziki saldırıya kadar vardı.Serginin açıldığı  Hevsel Bahçeleri’nin, On Gözlü Köprü’nün, Gazi Köşkü’nün, Suriçi’nin en iyi göründüğü görkemli Keçi Burcu, altı yıldır yasaklı bölgeydi.

Sergide ki kalabalık görülmeye değerdi.Leyla Alaton, Gülden – Yılmaz Yılmaz, Başak Sayan, Zeynep Demirel, Emin Hitay, Evin-Selçuk Tümay, Feryal Gürman, Sedef Orman, Ayşe Boyner, Emek Külür, İnci Aksoy, Fulya Nayman, Erol Özmandıracı-Naz Elmas,televizyonlarda yasaklı, muhtemelen daha önce hiç bir araya gelmemiş her kesimden ünlü gazeteciler de vardı; Mustafa Karaalioğlu, Yavuz Oğhan, Ertuğrul Özkök, herkesin fotoğraf çektirmek için sıraya geçtiği İsmail Küçükkaya, Akif Beki, Nihal Bengisu Karaca, Sevilay Yükselir, İsmail Saymaz, Ali Duran Topuz, Nevzat Çiçek, İrfan Aktan…

Hiçbir ortak noktaları olmayan bu kalabalığın ortak noktasında ise iki isim vardı:

Batmanlı sanatçı Ahmet Güneştekin ve ev sahibi Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası başkanı Mehmet Kaya.

Aralarında neredeyse hiç bir ortak nokta olmayan bütün bu isimleri ve markaları altı yıldır yasaklı bölge olan ve halka kapatılmış Diyarbakır Keçi Burcu’nun önünde bir araya getiren siyaset ya da devlet olmadı, sanatın ve sermayenin birleştiriciliği oldu.

Diyarbakır sadece acıların, sadece sert politik tavırların ve sloganların şehri değil, bu şehirde kimlikleri ve siyasetleriyle hayata devam etmek isteyen insanlar da yaşıyor.

O sergi ile acıların şehri olmak dışında mutluluk yakıştırılmayan bir şehrin eşrafı, saygı görme ve anlaşılmanın yarattığı büyük tatmin duygusu yaşadı.

O yüzden o salonda olanlar, geçmişe takılmayıp Kürtçe müzikler eşliğinde Ertuğrul Özkök’ün ya da beyaz Türklerin halay çekmesinden memnuniyet duydu.

Belki de sorunun çözümü artık panellerde, basın açıklamalarında, konferanslarda, sıkıcı raporlarda ve herkesin birbirini tanıdığı çalıştaylarda değildir.

Türkiye’de Kürt sorununun çözümü kimbilir belki de Sergi önündedir….

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu