İsmail Saymaz: Kürdistan Bölgesel Yönetimiyle ilişkileri yoğunlaştırmak hayırlı olur

Gazeteci İsmail Saymaz, ”Daha önce Türkiye’de de Kürdistan bayrağının olduğu halde bir ziyaret yapılmıştı. Türkiye belki bu yolun sonunda Kürdistan Bölgesel Yönetimiyle ilgili tutum değişikliğine gidebilir. Orayla ilişkilerin daha da yoğunlaşmasını sağlayacak adımlar da atabilir. Bu hayırlı da olur.” ifadelerini kullandı.

Sözcü TV’de Serap Belovacıklı’nın sunduğu “Aklın Yolu” adlı programda gazeteciler İsmail Saymaz, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak ve Kürdistan Bölgesi’ne yaptığı ziyareti değerlendirdi.

Ankara ile Bağdat arasındaki güvenlik anlaşmasını, PKK’ye yönelik olası bir askeri operasyon ihtimalini değerlendiren Saymaz, “Irak Devleti’nin böyle bir operasyonu başlatması için ciddi bir destek almış olması lazım, ciddi bir karar değişiğine gitmiş olması lazım, ciddi bir hazırlık yapmış olması lazım. Yoksa bana ikna edici gelmiyor. Irak’ın sınırını Türkiye’ye açarak ‘buyur sen vur’ demesi müdahale etmesinden daha inandırıcı” yorumunu yaptı.

“Kürt sorununu PKK’sız ele alma yönünde konsept değişikliğine mi gidiliyor?”

“Bu durum bana başka bir ihtimali de çağrıştırıyor” diyen Saymaz, “Kürdistan Bölgesel Yönetimi’yle, Irak’la Kürt sorununu PKK’sız ele alma yönünde bir konsept değişikliğine gidiyor da olabilir mi?” diye konuştu.

Yerel seçimler sürecinde uzun süre sessiz olan Leyla Zana’nın bir kez daha sahneye çıktığını anımsatan Saymaz, seçimin aylar öncesinden itibaren Sırrı Sakık, Ahmet Türk ve Selahattin Demirtaş’ın çözüm için Erdoğan’ı işaret eden açıklamaları olduğunu hatırlattı.

Saymaz’ın sonraki değerlendirmesi şöyle:

“O günlerde bu gruba yakın bir Kürt siyasetiyle kavuştuğumda bana çok olumlu gelişmeler olduğunu, 1 Nisan’dan sonra da bu olumlu havanın devam edeceğini söylemişti. ‘Çözüm süreci benzeri bir yaklaşım mı var’ dediğimde, ‘ah keşke, bunun için kurbanlar keserim’ demişti ve reddetmemişti. Yakın zamanlarda şöyle bir şey duydum. Seçime gidilirken DEM Parti tabanının İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’na oy vermesi yönünde eğiliminin artarken AK Parti içinde kent uzlaşısı için ‘Kandil ittifakı, uzantısı, uzlaşması’ gibi kavramlarla üzerine gidilmesini isteyenler bunu masaya sürdüğünde bazıları itiraz ediyor. ‘Onlarla görüşüyoruz, bu meselenin üzerine gitmeyin gibi bir sözün söylendiğini bana aktardılar. Yani bu meseleyi çok kaşımayın çünkü biz görüşme halindeyiz. Bu Ak Parti’deki klik kavgasının da bir yansıması çünkü bir grup daha güvenlikçi daha Kürt meselesinde daha şahin yaklaşıyor. Seçimi kazanırız diye yüklenilmesini istiyor ama diğer taraf hayır diyor. Şimdi bu trafik onunla bağlantılı olabilir.”

Kürt siyasetçilerin dile getirdiklerinin sadece bir temenni değil aynı zamanda görüşme trafiği de olmuş olabileceği tahminini dile getiren Saymaz, “AK Parti ve CHP HDP ile bir görüşme trafiği içindeyken HDP de kendince dengeler kurdu ve yönetti. Ya verilenler yetmedi ya da bir yerde bir şey tıkandı. Ama şu kesin, aşama aşama sonuç aldılar. DEM Parti İstanbul’da dahil belli illerde aday çıkarmayacaktı. Aday çıkarması Selahattin Demirtaş’ın eşinin ‘ben aday olabilirim’ demesiyle oldu. Demirtaş’ın hamlesi olmasaydı bana sorarsanız aday çıkarmayacaklardı. Bu hamleler bence bir görüşme trafiği dahilinde oldu. AK Parti ile de temas vardı” diye konuştu.

Saymaz, Erbil ziyaretinin ardından yeni bir sürecin başlama olasılığı bulunduğunu belirterek, şu yorumu yaptı:

“Şimdi diyorum ki Erdoğan’ın Irak ziyareti ve ardından gelen Erbil seyahatini belki bununla anlamlandırabiliriz. 2011’de başlayan çözüm sürecinde bile havanın barut koktuğu günlerde geldi. PKK’nın en kıyıcı katliamlarını yaptığı dönemde geldi. O yüzden bunun arkasından başka bir trafik çıkarsa ben şaşırmayacağım. Programa girmeden önce Erbil seyahatinin görüntülerini izledim Cumhurbaşkanının uçağı askeri törenle karşılanıyor. Daha önce oldu mu bilmiyorum. Neçirvan Barzani Bölgesel Yönetimin Başkanı ki çok da doğal ayrıca, Cumhurbaşkanını karşılıyor. Cumhurbaşkanı Irak bayrağı ve Kürdistan Bölgesel Yönetiminin bayrağının önünden geçerek askeri selam ile Peşmergeyi ve temsili heyeti selamlayarak devam ediyor.

Daha önce Türkiye’de de Kürdistan bayrağının olduğu halde bir ziyaret yapılmıştı. Türkiye belki bu yolun sonunda Kürdistan Bölgesel Yönetimiyle ilgili tutum değişikliğine gidebilir. Orayla ilişkilerin daha da yoğunlaşmasını sağlayacak adımlar da atabilir. Bu hayırlı da olur. Bu ilişkilenme Türkiye’nin bölgesel çıkarları açısından yararlı da olabilir. O noktada tavır değişikliği devletin tutum değişikliğine delalet eder mi etmez mi onu önümüzdeki süreçte görürüz. Ama ben bütün bu senaryoyu Irak’ın Kandil’i basması iç senaryosundan daha olası gördüğümü söyleyeyim.”(Rudaw)