Filistinliler Hizbullah konusunda hayal kırıklığına uğradı

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail ile savaşın uzun süreceğini ve zaferin “yıllar alacağını” söyledi.

Nasrallah, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları hakkında yaptığı ve İsrail’e savaş ilan etmeyen, merakla beklenen konuşmasından bir hafta sonra Cumartesi günü aynı mesajını yineledi.

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail’in Güney Lübnan’a yönelik saldırılarına misilleme yapmaya devam edeceklerini ancak İsrail ile savaşın uzun süreceğini ve zaferin “yıllar alacağını” söyledi.

Nasrallah’ın mesajı, Beyrut’un iki mahallesine yayılmış bir Filistin mülteci kampı olan Sabra ve Şatilla’daki pek çok Filistinli için anlam taşımıyordu.

Konuşmayı izlemek için Sabra ve Şatilla’daki bir kafede heyecanla toplanan Filistinlilerden biri olan 25 yaşındaki Abdullah “Savaşı başlatmasını istiyordum” dedi.

O, 1948’de İsrail’in kuruluşu sırasında vatanlarından sürüldüklerinden beri Lübnan’da yokluk içindeki mülteci kamplarında çile çeken yaklaşık 250.000 Filistinliden biri.

Onlar da İsrail’in Gazze’deki mülteci kampları, okullar ve hastaneler gibi sivil yapıları sistematik ve kasıtlı olarak hedef almasını dehşet içinde izlediler.

Saldırılar, neredeyse yarısı çocuk olmak üzere 11.000’den fazla Filistinlinin ölümüne neden oldu ve yüz binlerce kişiyi Gazze’nin güneyine kaçmak zorunda bıraktı. Bunların çoğu yürüyerek kaçtı ve çoğu zaman kaçarken bile İsrail askerlerinin saldırısına uğradılar.

Abdullah, “Hizbullah savaşıyor ve çabalıyor ama biz daha fazlasını yapmalarını istiyoruz” dedi.

“Yeterli baskı yok”

Lübnan’daki bazı Filistinliler Hizbullah’ın savaşı ilk olarak İsrail’e taşıması gerektiğine inanıyor.

Nasrallah’ın 4 Kasım’da yaptığı konuşmadan bu yana Lübnan’ın güneyinde Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmalar hız kazandı. 5 Kasım’da atılan İsrail roketi Lübnan’da bir kadın ve üç çocuğun ölümüne neden oldu.

İsrail ordu sözcüsüne göre, Hizbullah misilleme olarak bir İsrailliyi öldürdü. Ölen kişinin asker mi yoksa sivil mi olduğu konusunda bilgi verilmedi.

Nasrallah’ın 11 Kasım’daki konuşmasından sadece birkaç dakika önce İsrail, ortak sınırlarından yaklaşık 40 kilometre uzaklıktaki bir Lübnan köyüne saldırı düzenledi.

Konuşmanın ardından İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant Hizbullah’ın “vahim bir hata yapmaya yakın olduğu” uyarısında bulundu, ancak neyi kastettiği açık değil.

Şatilla’da yaşayan Mecdi, Hizbullah’a karşı hayal kırıklığı içinde olduğunu söyledi.

Hizbullah’ın Hamas’a yardım konusunda daha önemli bir rol üstlenmesini beklediğini çünkü Hizbullah’ın uzun zamandır İran, Hamas ve bölgedeki diğer İran destekli silahlı grupları içeren “direniş ekseni”nin lideri olarak görüldüğünü belirtti.

Mecdi, “Nasrallah Lübnan’dan İsrail’e karşı biraz gerilimi tırmandıracak ancak Filistin’deki büyük ve belirleyici savaşta Hamas ile birlikte olmayacak. Bunu kendisi de söyledi.” dedi.

İç baskı

Atlantic Council adlı düşünce kuruluşunun Hizbullah uzmanı Nicholas Blanford, Al Jazeera’ya verdiği demeçte İran tarafından desteklenen Nasrallah’ın açıkça kendi iç meselelerini düşündüğünü söyledi.

Nasrallah konuşmasında “Lübnan’da muhalif sesler olduğunu ancak bu seslerin sınırlı olduğunu” söyledi.

Sabra ve Şatilla’da konuşmayı izleyen bazı Filistinliler Nasrallah’ın Lübnan Güçleri partisinin lideri Hıristiyan siyasetçi Samir Geagea’yı kastettiğini düşünüyor.

Geagea’nın Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e yaptığı sürpriz saldırıdan kısa bir süre sonra yerel bir televizyon kanalına verdiği demeçte Lübnan’ın “Lübnan halkının acılarına acı katacak” bir şeye ihtiyacı olmadığını söylediği bildirildi.

Blanford “Lübnan’ı yıkıcı bir savaşa sürüklemek Hizbullah’a hiçbir fayda sağlamayacaktır” dedi. “Ama sorumluluk Tahran’da kalacak. Eğer İran’ın hesapları değişir ve Hizbullah’ın [İsrail’e] tam ölçekte saldırmasını isterlerse, Nasrallah tepkiden bağımsız olarak buna boyun eğmek zorunda kalacaktır.”

Abdullah’a göre Hizbullah ile İsrail arasında ciddi bir gerilim yaşanması Lübnan’da iç çatışmaya ve Filistinlilerin günah keçisi ilan edilmesine yol açabilir. Ancak yine de Hizbullah’ın Gazze’deki Filistinlilerin üzerindeki baskıyı azaltmasını istediğini belirtiyor.

Abdullah, Nasrallah’ın konuşmasından birkaç dakika önce, “Hizbullah’ın gerilimi tırmandırmasını istememin nedeni İsrail’in çocukları öldürdüğünü görmem. İster İsrailli ister Filistinli olsun, çocukların öldürülmesine karşıyım.” diyor.

Beklentileri yönetmek

Bazı Filistinliler Hizbullah’ın Gazze’ye gereğinden fazla yardım ettiğine inanıyor ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi ve Filistin Yönetimi lideri Mahmud Abbas gibi diğer Arap liderleri İsrail’in zulmüne ortak olmakla suçluyor.

Sisi’nin Gazze ile Refah sınır kapısını çoğunlukla kapalı tuttuğuna ve Abbas’ın da İsrail’in Hamas’a karşı yürüttüğü savaştan çıkar sağlamaya çalıştığına inanıyorlar.

Rezan, “Mısır Gazze’ye yeterince erzak girmesine izin vermiyor ya da Filistinlilerin çıkışına yardımcı olmak için sınır kapısını açmıyor.” diyor.

Yine Şatila’dan Baha, Nasrallah’ın en azından İsrail’le bir dereceye kadar mücadele ettiğini söylüyor.

Baha, Abbas’ın 1993 Oslo Anlaşmalarının bir ürünü olan Batı Şeria’da İsrail’le güvenlik işbirliğini sürdürdüğü ve İsrail’in Hamas’ı yenmesi halinde Gazze’nin yönetiminde rol oynamayı teklif ettiği için Filistinlilere karşı en büyük hain olduğunu da sözlerine ekliyor.

Filistinli Baha, “Hizbullah bunu tek başına yapamaz,” dedi ve ekledi: “Ama şu anda hepimiz Nasrallah’ı Mahmud Abbas’tan daha çok seviyoruz.”(Al Jazeera)