
CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresi’nin iptali için açılan davada mahkeme, İl Başkanı Özgür Çelik ve mevcut yönetimin görevden uzaklaştırılmasına, yerlerine geçici bir yönetim atanmasına hükmetti.
İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi kararına göre İstanbul İl Başkanlığı’na Gürsel Tekin, Zeki Şen, Hasan Babacan, Müjdat Gürbüz ve Erkan Narsap’tan oluşan bir heyet atandı.
Mahkeme 196 delegenin tedbiren görevden uzaklaştırılmasına karar verirken mevcut kongre sürecinin de durulmasına karar verdi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, konuyla ilgili ilk açıklamasında Gürsel Tekin’i partiden ihraç etmeye yönelik karar alındığını söyledi.
TV100 yayınına göre Tekin, kendisine savunma hakkı verilmeden alınan ihraç kararını kabul etmediğini belirtti.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç karara ilişkin, “Verilen ara karar, yargılama sürecinde doğabilecek telafisi güç zararların önlenmesine yönelik ihtiyati tedbir niteliğinde olup, nihai bir hüküm teşkil etmemektedir” dedi.
CHP’nin İstanbul İl Kongresi 8 Ekim 2023’te yapılmış ve Özgür Çelik il başkanı seçilmişti.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) kararın ardından Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında CHP Genel Merkezi’nde olağanüstü toplandı.
Toplantının ardından basın açıklaması yapan Özgür Çelik, karara hukuki yollarla itiraz edeceklerini söyledi.
Tepkiler ne oldu?
Özgür Çelik, kararın ardından sosyal medya hesabından paylaştığı mesajında, “Alınan karar Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidar yürüyüşünü durdurma çabasıdır” dedi.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır kararı “büyük acizlik” ve “demokrasiye yönelik açık bir darbe” olarak nitelendirdi.
Başarır, karara karşı, hukuki ve siyasi mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut da “Siyasallaştırılmış yargının bu kararı yok hükmündedir” dedi.
X hesabından yaptığı açıklamada, “Siyaseti, adliye koridorlarında dizayn etmek isteyenlere karşı kararlılıkla mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal da paylaştığı sosyal medya mesajında “AKP, Türkiye’de çok partili hayata fiilen son vermiştir” dedi.
AKP Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK toplantısında bu konunun değerlendirilmediğini söyledi. Çelik, itiraz sürecinin devam ettiğini ve kendilerinin de bunu takip ettiğini dile getirdi.
DEM Parti Genel Merkezi‘nden yapılan yazılı açıklamada, mahkeme kararının hem demokratik olmadığını hem de hukuki meşruiyetten yoksun olduğu değerlendirmesine yer verildi.
DEM Parti’nin sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamada, “Herhangi bir hukuk mahkemesinin, üzerinden yıllar geçtikten sonra bir siyasi parti kongresi hakkında tedbir veya iptal kararı vermesi Anayasa’ya aykırıdır. Bu, siyasi parti kongrelerinin sonsuza kadar askıda kalması sonucunu doğurur” denildi.
Açıklamada ayrıca, alınan kararın örgütlenme özgürlüğünü ihlal ettiği vurgulandı.
DEM Parti, yargı yoluyla siyasetin dizayn edilmeye çalışıldığını belirterek, “Bu uygulamalara derhal son verilmelidir. Yargı artık siyaset alanından elini çekmeli, kayyımcı zihniyet terk edilmelidir” ifadelerini kullandı.
SOL Parti ise yaptığı yazılı açıklamada “AKP ve MHP iktidarının muhalefeti yargı ve Truva atlarıyla dizayn etmeye çalıştığını” belirterek “bu sürecin seçimleri göstermelik hale getiren bir rejim inşasının parçası olduğunu” savundu.
TİP sosyal medya hesabından paylaştığı mesajda, “Sokakta kaybettiği desteği ve meşruluğu, düşman ceza hukukuyla yönettiği adliyelerde arayan Saray Rejimi’ne karşı halkın iradesinin yanında olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Gürsel Tekin: ‘Partimizi kayyıma bırakacak değiliz’
TGRT Haber’e konuşan Gürsel Tekin ise kendisinin geçici kurula atandığını haberlerden öğrendiğini söyledi.
CHP’nin “adliye koridorlarından kurtulması için elini taşın altına koyacağını” ifade eden Tekin şöyle konuştu:
“Partimizi kayyıma bırakacak değiliz. CHP’yi birlik beraberlik içinde kongreye götüreceğiz.
“Heyetteki tüm arkadaşlar CHP’li isimlerden oluşturulmuş. CHP bizim evimiz, yuvamız her şeyimizdir. Tüm arkadaşlarımız rahat olsun. CHP’yi CHP’liler yönetecek.”
Özgür Özel: ‘Tekin’i partiden ihraç ettik’
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kongre iptalinin ardından yaptığı ilk açıklamada, Gürsel Tekin’i partiden ihraç etme yönünde karar aldıklarını belirtti.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) olağanüstü toplantısından sonra Halk TV yayınına katılan Özel, “İsminden bağımsız olarak atanan kayyum heyetinden görevi kabul edeceğini anladığımız kişiyi partiden ihraç ettik” dedi.
Kanuna göre partiye atanacak kayyumun parti üyesi olması gerektiğini söyleyen Özer, “CHP’li hiç kimse Saray’ın kurduğu bu kumpasın parçası olamaz. Parçası olanın partiden ilişiğini keseriz. Kendisini tedbirli şekilde Yüksek Disiplin Kurulu’na verdik ve partiden ihraç ettik” diye ekledi.
Özel, kararın Tekin ile ilgili olmadığını; “Saray’ın verdiği kayyumluk görevini kabul eden herkes için” aynı uygulamanın geçerli olacağını vurguladı.
TV100 yayınına göre Tekin, “Bu kararı kabul etmiyorum. Bana sormadan benim ifademi almadan, ben bir savunma yapmadan beni ihraç edemezsiniz” dedi.
Bahçeli: ‘CHP’nin sonu karanlık’
MHP lideri Devlet Bahçeli de 2 Eylül’de yaptığı yazılı açıklamasında CHP hakkındaki davalara değindi.
CHP’nin “siyasi komaya girdiğini” savunan Bahçeli, “Bu ilkel ve ilkesiz siyasi zihniyetin evvelemirde, yüzyılın en büyük rüşvet, hırsızlık ve yolsuzluk davası olarak anılan devasa vurgun ve yağmayla yüzleşmesi, bunun da demokratik ve hukuki hesabını vermesi adalet namusunun konusudur” dedi.
Bahçeli, yeni adli dönemde yolsuzluk iddialarıyla ilgili davalar hakkında hızla karar verilmesi çağrısı yaptı.
“CHP’nin sonu karanlık, millet nazarındaki itibarı da sıfırdır” ifadelerini kullandı.
İddianame kabul edildi: Özgür Çelik’in üç yıla kadar hapsi isteniyor
Diğer yandan “kongre davasında” İstanbul 72. Asliye Ceza Mahkemesi, Özgür Çelik’in bir yıldan üç yıla kadar hapsinin istendiği iddianameyi kabul etti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı seçiminde usulsüzlükler yapıldığına iddialar kapsamında 29 Ağustos’ta kamu davası açıldığını ve iddianamenin tamamlandığını duyurmuştu.
İddianamede, aralarında İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da olduğu on siyasetçi hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Özgür Çelik hakkındaki suçlamaları reddediyor.
Ne olmuştu?
8 Ekim 2023’te yapılan CHP İstanbul İl Kongresi seçimlerine “hile karıştırıldığı” ve Seçim Kanunu’na “muhalefet edildiği” iddialarına ilişkin soruşturma başlatılmıştı.
Haliç Kongre Merkezinde yapılan seçimleri Özgür Çelik 342 oyla kazanmıştı. Rakibi Cemal Canpolat ise 310 oy almıştı.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun desteklediği Çelik, “değişimcilerin adayı”, Cemal Canpolat ise “Genel Merkez çizgisindekilerin adayı” olarak değerlendiriliyordu.
CHP İstanbul İl Kongresi yetkisizlik ve usulsüzlük iddialarıyla yargıya taşındı. Açılan davada kongrenin hükümsüz sayılması istendi.
Dava dilekçesinde, kongrenin Sarıyer İlçe Seçim Kurulu’na bildirilmesine rağmen Sarıyer sınırları dışında, Beyoğlu’ndaki Haliç Kongre Merkezi’nde yapılmasının kanuna ve parti yönetmeliğine aykırı olduğu savunuldu.
Ayrıca delegelerin iradelerini sakatlayan durumlar olduğu, bazı delegelerin oylarının para, hediye ve iş vaadi karşılığında yönlendirildiği iddia edildi.
Dilekçede, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmalar ve basına yansıyan ses kayıtlarına atıf yapılarak, delegelere 150 bin ila 350 bin lira arasında para teklif edildiği, tablet-telefon dağıtıldığı ve iş vaadinde bulunulduğu öne sürüldü.
Kullanılan oy sayısının da 600 delege sınırını aştığı belirtilerek kongrenin “mutlak butlanla sakat” olduğu ileri sürüldü.
Bu gerekçelerle, 8 Ekim 2023 kongresinde alınan tüm kararların tedbiren durdurulması, seçilen il başkanı, yönetim ve disiplin kurulu üyelerinin görevden uzaklaştırılması, bir önceki yönetimin yeniden göreve iadesi veya mahkemece atanacak bir geçici kurulun iş başına getirilmesi talep edildi.
Ayrıca İstanbul’daki 196 kongre delegesinin de görevden alınması ve CHP’nin 39. Olağan Kurultay sürecinin durdurulması istendi.
CHP Genel Merkezi ise davaya verdiği yanıtta, İstanbul İl Başkanlığının taraf ehliyeti olmadığını, mahkemenin yetkisiz olduğunu ve davanın süresinde açılmadığını belirterek iddiaları reddetti.
Dilekçede ayrıca, dosyanın diğer davalarla birleştirilmesi gerektiği, tedbir taleplerinin haksız olduğu ifade edildi ve davanın reddi talep edildi.