CHP’li Tanrıkulu’ndan Diyarbakır raporu: Uyuşturucu yaşı 9’a indi

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Diyarbakır’da toplumsal bir krizin dönüşen kullanımı ve artan çeteleşme olaylarına ilişkin bir tablonun ortaya çıktığını ortaya koydu. Kentte çalışırken kullanım yaşının 9’a kadar düştüğünü söyleyen Tanrıkulu, esnafın gündüz ortasında el bombalı saldırılara maruz kalacağınızı açıkladı.
“Çocuklar zehir taciri olarak kullanılır”
Diyarbakır’daki olayların dramatik boyutlarına uzandığını vurgulayan Tanrıkulu ANKA’ya konuştu.
Tanrıkulu, Diyarbakır Barosu sistemleri ve saha gözlemlerine dayanarak yaptığı artışlarla, deneyimlenen çocuk özelliklerinde yıl yüzde 35 oranında artış yaşandığını kaydetti.
Sezgin Tanrıkulu, “Kullanım yaşı Diyarbakır’da 12’ye kadar, yer yer 9 yaşına kadar düşmüş durumda. Daha vahimi, 12-18 yaş aralığındaki çocuklar sadece kullanıcı değil, hayatta ticaretinin bir parçası haline getirilerek satışta kullanıma sunuldu”.
Güvenlik zafiyeti ve “içeriden destek” iddiası
Uyuşturucuyla mücadelede takviyelerin yetersiz kalmasını savunan Tanrıkulu, güvenlik bürokrasisine yönelik ciddi eleştirilerde bulundu. Çetelerin yargı ve güvenlik odaklarıyla ilişkisini geliştirerek koruma kalkanını gösterdiğini iddia eden Tanrıkulu, şunları söyledi:
“Yapılan operasyonlardan ve devam eden işler ki; büyüme ticaret konusunda güvenlik güçlerinin zaman aralığı olduğu, bakımla ilgili gözaltı işlemlerinin yapıldığı bir gerçek. Uyuşturucu insanlığa karşı suçtur; buna göz yumuşaması kabul edilemez. Okul çevrelerinde güvenlik önlemleri mutlaka artırılmalıdır.”
“Gündüz gözüyle iş yerleri bombalanıyor”
Tanrıkulu’nun önerisiyle ortaya çıkan bir diğer kritik başlık ise kentte tırmanışa geçen çeteleşme ve şiddet olayları oldu. Diyarbakır’da daha önce görülmemiş bir asayiş sorunu yaşandığını belirten CHP’li vekil, organize suç sistemlerinin esnafı haraca bağlamaya çalıştığı ve şiddet uygulandığını aktardı.
Durumun vahametini, “Gençlerden oluşan çeteler esnafı tehdit ediyor. Gündüz ortasında Diyarbakır’da iş yerleri bombalanıyor, el bombası atılıyor. Böyle bir ortam hiçbir biçimde kabul edilemez” sözleriyle dile gelen Tanrıkulu, kurallı hukuk kuralları çerçevesinin daha etkin olması vurgulandı.
Topyekun mücadele çağı
Sorunun çözümü için siyasi rekabetin bir kenara bırakılmasını sağlayan Sezgin Tanrıkulu, ailelerden sivil toplum olaylarına, yerel yönetimlerden istatistik birimlerine kadar tüm desteğin düzenli bir şekilde çalışmasında bulundu.



