Politika

Devlet Bahçeli: Selahattin Demirtaş’ın tahliyesi hayırlara vesile olacaktır

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Meclis Grup Toplantısı’nda ‘Terörsüz Türkiye’ süreci ile ilgili “Milletvekilleri İmralı’ya gitmelidir, MHP heyete katılmaya hazırdır.” dedi. Grup Toplantısı çıkışında Selahattin Demirtaş hakkındaki AİHM kararı sorulan Bahçeli, Demirtaş’ın tahliyesinin hayırlı olacağını da ifade etti.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. 

Konuşmasının önemli bir bölümünü yeni çözüm sürecine ayıran Bahçeli şunları belirtti:

“Seferberlik ruhuyla; taviz ve tereddüte düşmeden, tehir etmeden, gerektiğinde nefes alır gibi çalışıyoruz. Milletimizin her güzel insanına elimizi uzatıyor, gönlümüzü açıyoruz. Vatandaşlarımızı hem dinliyor hem de düşüncelerimizi açıklıyoruz. Kurduğumuz tüm teşkilatlarda hazır ve nazırız. Siyasi faaliyetlerimizi inançla, heyecanla ve adalet ilkesiyle sürdürüyoruz.

Bu kapsamda “Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik” temasının çağrısı altında, “Terörsüz Türkiye, Milli Birlik ve Dayanışma Buluşmaları”yla vatandaşlarımızla görüştük, konuştuk ve gündemdeki sıcak başlıklara dair düşüncelerimizi paylaştık. Halkımızın nabzını tuttuk. Kafalarda beliren ve büyüyen soru işaretlerini gidermek için “gayret bizden, tevfik Allah’tan” anlayışıyla hareket ettik. Nitekim çok önemli ve etkili sonuçlar aldık.

Sorumlu yüzleri, şaşkınlığa ve çelişkiye sürüklenmiş vicdanları; dürüst sorumluluk, samimi dokunuşlar ve sivil toplumla yürüttüğümüz çalışmalarla yatıştırdık. “Derdin derttir, dert bizim derdimizdir” anlayışıyla sohbet toplantıları düzenledik; yüz yüze görüşmelerle ev ve iş yeri ziyaretlerimizi gerçekleştirdik.

Türkiye’nin her yerinde, ta köylerimize kadar her kapıyı çalacağız; her eve gireceğiz, her gönlü kazanacağız. Ya dertlere çare olacağız ya da ortak olacağız. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı’nın hedeflerini anlattık; sorunları dinledik ve çözüm yollarını paylaştık. Dertler sağanak sağanak yağsa da biz varız ve buradayız. Sorunlar yumak yumak olsa da yine biz varız; her zaman milletimizin yanında ve hizmetindeyiz. Biz, Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakıyız. Kimseyi dertleriyle baş başa bırakmayız. 

Sudan ordusu ile çatışan hangi çevrelere taşeronluk yaptığı az çok belli olan hızlı destek kuvvetler isimli paramiliter isimli oluşumun geçtiğimiz günlerde ele geçirdiği şehirde sivillere uyguladığı zulüm tek kelimeyle dramdır. Maruz kaldıkları vahşet neredeyse Gazze’yi aratmayacak düzeydedir. Sudan’da işlenen insanlık suçlarını kınıyor, bu ülkenin birliğe dirliğe ve iç barış huzuruna kavuşmasını diliyorum.

Ateşkes kararının alınmasından bugüne kadar 254 savunmasız insan hayattan koparılmıştı. ABD Başkanı’nın Gazze’deki ateşkesle ilgili kırılgan değil çok sağlam sözleri de gerçeklerle bağını koparan hayal alemine dalan keyfi ve tarafgir konuşan bir siyasetçinin bitmek bilmeyen hezeyanıdır. Madem ateşkes kırılgan değildir o halde 20 günlük zaman diliminde 254 Filistinlinin kanını döken soykırıma devam eden deccal ülkenin hunhar saldırıları nasıl izah edilecektir? İsrail’in ateşkes kararını paravan gibi kullanarak saldırganlıkta ısrar etmesi iki yüzlülük, kalleşlik, fırsatçılık ve insanlık düşmanlığıdır. ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack’a Bahreyn’in başkentinde Türkiye ile İsrail arasında Hazar Denizi’nden Akdeniz’e kadar iş birliği göreceksiniz beyanatı görev yaptığı ülkeye politik rota çizme densizliğine heves eden bir sefilin ileri düzeyli akıl tutulmasıdır. Ülkemizde görev yapan dış misyon görevlilerinin yerini yurdunu bilmesi lazımdır. Hudut aşımına asla girmemeleri asıldır, kaçınılmazdır

Bizim zehirle işimiz yok balın peşindeyiz. Biz milli birlikte ve beraberliğin kıyamete kadar sürdürmenin azim ve kararlılığındayız. Hayat ve siyaset adeta kafa karıştıran ters akıntılarla dolu bir denizdir. Yılan yorulan ürken sinen korkan kaçan saklanan değil sorunlara meydan okuyan cesaretle yalçın kaya gibi duracağız. Başka gemilerin dümen suyuna kapılmadan fırtınalı denizleri birer birer aşmanın kalıcı barış ve huzuru sağlamanın şaşmaz amacındayız. Maksadı bulanık iddiası güdük kimi çevrelerin terörsüz Türkiye hedefini sabote etme çabası duygusallıkları kaşıyarak provokasyonalar teşne olma gayreti nazarımızda yok hükmündedir. Terörle anılan bir ülke olmaktan hızla kurtuluşun adım adım ilerlediği şu günlerde terörsüz Türkiye seferini durduracağını zannedenlerin, buna dair siyasi planların yapanların üzerinde durdukları zemin kaydıkça daha da çirkefleşmeleri beklenen bir durumdur. Fesat zihniyeti yeniden hortlak gibi dolaşmaya başlamıştır. Fitnenin fesadın borusunu çalanlar aynı zamanda terörün yanında hizalananlar ahlaksızlar korosudur.

Ok yaydan çıkmış kutlu hedefe kilitlenmiştir. Terörsüz Türkiye ayağındaki paslı zincirleri kıran muktedir Türkiye’dir. Terörsüz Türkiye kucaklaşma sahnesi olacak münevver Türkiye’nin nişanedir. TBMM’de kurulan komisyonu çalışmaların sonuna gelmiştir. Bu komisyon bugüne kadar gayet yapıcı verimli sorumlu ve iyi niyetle toplantılarını gerçekleştirmiştir. Ümit ediyorum ki yol haritası mucibince hukuki siyasi ve demokratik atılımlar geniş ve gerçekçi bir mutabakat düzleminde temin edilecektir. Elbette PKK’nın kurucu önderliğinin son düzlükteki görüş düşünce ve kanaatleri alınmalı konuyla ilgili günlerdir yapılan kısır tartışmalar sonlandırılmalıdır.

İmralı ile Edirne ihtilafı çıkarmanın terörsüz Türkiye hedefini baltalamanın arayış ve anlayışında olan bazı medya kuruluşlarının sipariş ve sivri görüşleri seslendiren sözde uzmanların nereye hizmet ettiklerini çok iyi biliyoruz. Hem Öcalan’ın hem de Demirtaş’ın arasına mayın döşemek suretiyle terörsüz Türkiye adımlarını kösteklemeye çalışanların potansiyel hazımsızlıklarını görüyoruz. Meclis’te kurulan komisyondan seçilecek milletvekillerinin İmralı’ya giderek ilk ağızdan ihtiyaç duyulan mesajları alması süreci çok daha güçlendirecektir. MHP böyle bir heyete katılmaya hazırdır.

Bugüne kadar İmralı sözünü tutmuş açıklamalarının arkasında durmuştur. Nitekim 27 Şubat barış demokratik toplum çağrısından ithamındaki gelişmeler dikkatle bakılırsa ne demek istediğim berrak bir şekilde idrak edilecektir. 26 Eylül itibariyle bir grup PKK’lının ülkemizden ayrılması terörsüz Türkiye hedefinde kayda değer gelişmelerin tezahür ettiğini gözler önüne sermiştir. Umutlu olmamız için pek çok sebebimiz vardır ve ortadadır. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı arasında Terörsüz Türkiye hedefi etrafında ne bir görüş ayrılığı ne de bir siyasi ihtilaf asla söz konusu değildir.

MHP ile Cumhur İttifakı arasında görüş ayrılığı yok. Çatlak var demekten bıkmadılar. Biz çeliğe su verdikçe, vatan ve millet aşkında tek yürek oldukça CHP’den, yarım porsiyon aydınlardan, yorumculara, bir kısım köşe yazarlarıyla papatya falı açıyorlar. 29 Ekim tarihinde Anıtkabir’e niye gitmemişim, resepsiyonu neden protesto etmişim… Kıbrıs konusunda derin anlaşmazlık varmış. Yok öyleymiş, yok böyleymiş. Geçiniz beyler, geçiniz. Yine ters köşeye yattılar. Zahmet olmazsa sahte ve kaotik görüşlerinizi Cibali Karakolu’na gidip anlatın. Sülün Osman hayatta olsaydı bu kadarına pes diyerek, terk-i diyar eylerdi.

29 Ekim’de Anıtkabir’e gitmememizin nedeni insani bir halden kaynaklanmış olamaz mı? Bundan dolayı belki de turnusol kağıdı gibi kimin kiminle iş çevireceğini ne söyleyeceğini, kafasının içindekilerin deşifresi için bir imtihan vesilesi olarak görmüş ve düşünmüş olamaz mıyız?”

Gazeteciler, MHP lideri Bahçeli’ye, AİHM’in Demirtaş hakkında verdiği “hak ihlali” kararını kesinleştirmesini sordu. Bahçeli, “Hukuki yollar sonuca ulaşmıştır. Tahliyesi Türkiye için hayırlı olacaktır” dedi.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu