Ortadoğu

Beşar Esad’dan ilk açıklama: Suriye’den nasıl kaçtığını anlattı

Suriye’de 61 yıllık Baas rejiminin devrilmesinin ardından Rusya’ya kaçan Esad’dan ilk açıklama geldi. Esad “8 Aralık’a kadar ülkeden ayrılmayı, istifa etmeyi düşünmedim” dedi.

Suriye Cumhurbaşkanlığı’nın Facebook sayfasından Suriye’nin devrik lideri Beşar Esad imzasıyla bir açıklama yayımlandı.  

Açıklama, Facebook’ta “Açıklamayı Arapça ve uluslararası medya kuruluşları aracılığıyla yayınlamak için yapılan birçok başarısız girişimden sonra, geçerli tek seçenek, eski cumhurbaşkanlığının sosyal medya hesaplarında yayınlamaktı” notuyla yayımlandı.

Esad imzasıyla yayımlanan açıklamada, Esad’ın ağzından kendisinin 8 Aralık Pazar akşamına kadar Şam’da görevinin başında olduğu ve ardından Lazkiye’deki Rus askerî üssü Hmeymim’e geçtiği belirtildi.

‘SURİYE’DEN AYRILIŞIM PLANLI DEĞİLDİ’

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: 

Öncelikle, Suriye’den ayrılışım planlı değildi ve bazı kişilerin iddia ettiği gibi savaşın son anlarında gerçekleşmedi. Aksine, 8 Aralık 2024 Pazar gününün erken saatlerine kadar Şam’da görevimi yerine getiriyordum. Terör güçleri Şam’a sızdığında, Rus müttefiklerimizle operasyonları koordine etmek üzere Lazkiye’ye hareket ettim. O sabah Hmeymim hava üssüne varışımızda, tüm cephe hatlarından tamamen çekildiğimiz ve son askeri mevzilerin düştüğü netleşti. Bölgedeki durum kötüleşmeye devam ederken, Rus askeri üssü kendisi de yoğun insansız hava saldırıları altında kaldı. Çıkış yolu kalmadığında, Moskova, üssün komutasının 8 Aralık Pazar akşamı Rusya’ya acil tahliye düzenlemesini istedi. Bu, Şam’ın düşmesinden bir gün sonra ve kalan tüm devlet kurumlarının askeri pozisyonların çöküşüyle birlikte felce uğramasının ardından gerçekleşti.

“İSTİFA ETMEYİ DÜŞÜNMEDİM”

“Bu olaylar sırasında hiçbir noktada istifa etmeyi veya iltica talebinde bulunmayı düşünmedim, ayrıca hiçbir birey veya parti tarafından böyle bir öneri yapılmadı. Tek hareket tarzım terörist saldırılara karşı mücadeleye devam etmekti.

Savaşın ilk gününden itibaren ulusun kurtuluşunu kişisel kazanç ya da uzlaşma karşılığında satmayı reddeden kişi, ordunun en ön saflarında askerlere ve subaylara eşlik eden kişiyle aynıdır. O kişi, savaşın en tehlikeli alanlarında teröristlere karşı durmuş; ancak en zor anlarda dahi ülkesini ve halkını terk etmemiştir. Bu aynı kişi, 14 yıldan fazla bir süredir başkente yönelik bombalamalar ve sürekli terör saldırıları altında ailesiyle kalmış ve terörizme karşı mücadele etmiştir. Filistin ve Lübnan direnişine olan desteğini hiçbir zaman bırakmamış ya da ona bağlı olanları hayal kırıklığına uğratmamış bir kişi, aynı zamanda zor zamanlarda kendi halkını terk eden kişi olamaz.

Hiçbir zaman kişisel kazanç için mevki aramadım, ancak kendimi her zaman Suriye halkının inancıyla desteklenen vizyonuna inanan bir ulusal projenin koruyucusu olarak gördüm. Devleti koruma, kurumlarını savunma ve son ana kadar tercihlerini destekleme iradesine ve yeteneğine olan sarsılmaz inancım vardı.”

“Devlet terörizmin eline düştüğünde herhangi bir pozisyonu kullanmak amaçsız hale gelir. Ancak yaşananlar hiçbir şekilde Suriye’ye ve halkına olan derin aidiyet hissimi azaltmaz. Suriye benim için herhangi bir pozisyon veya koşulla sarsılmayan bir bağdır. Suriye’nin bir kez daha özgür ve bağımsız olacağına dair umut var.”

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu