Sinan Ateş davasının ilk duruşması sona erdi
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in Ankara’da sokak ortasında öldürülmesinin ardından sanıklar bir buçuk yıl sonra ilk kez bugün hakim karşısına çıktı. Davayı Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’in bizzat davet ettiği CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve önceki dönem CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da izledi. Ayşe Ateş, duruşmaya çelik yelekle geldi.
Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülmeye başlanan eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş cinayeti davasının ilk duruşmasında, cinayetin tetikçisi olarak bilinen Eray Özyağcı bundan önceki tüm ifadelerini yalanlarken, Doğukan Çep kendisinin “davanın baş aktörü” olduğunu savundu.
Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesi ile ilgili davanın Ankara Sincan Ceza İnfaz Kurumları’nda bugün itibarıyla görülmeye başlandı.
Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde sabah saatlerinde başlayan ve beş gün sürmesi planlanan ilk duruşmada 22 tutuklu sanık ilk kez hakim karşısına çıkarak ifade verdi.
Tutuklular arasında eski Ülkü Ocakları yöneticileri Tolgahan Demirbaş, Emre Yüksel ve Serdar Öktem de bulunuyor.
Duruşmaya ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da izleyici olarak katıldı.
Mahkeme heyeti, iktidar Cumhur İttifakı ortaklarından Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) avukatlarının davaya katılma talebini oy birliği ile reddetti.
Tetikçi Eray Özyağcı ve olay yerine götüren Vedat Balkaya ve Suat Kurt hakkında “tasarlayarak kasten öldürme” suçundan, silahlı saldırıyı organize ettiği iddia edilen Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş hakkında ise “suça azmettiren olarak tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.
Duruşmanın önemli anlarından biri, cinayetle suçlanan eski Ülkü Ocakları yöneticisi Tolgahan Demirbaş’ın savunması oldu. Demirbaş, aleyhindeki suçlamaları şiddetle reddetti ve hiçbir şekilde bu tür bir suçun içinde yer almadığını belirtti. Alakasız olduğunu öne süren Demirbaş, hem maktulle hem de diğer sanıklarla herhangi bir husumet veya tanışıklığının bulunmadığını ifade etti.
Demirbaş, savunmasında kendisine yönelik olarak haksız bir algı operasyonu yapıldığını ve kamuoyu baskısına maruz kaldığını söyledi. Kendisinin FETÖ ile iltisaklı olan basın mensupları tarafından hedef alındığını iddia ederek, yaşanan sürecin bu çerçevede değerlendirilmesini talep etti. Öte yandan, sanığın telefonunda yapılan incelemelerden bahsederek yakın geçmişte yaşananlar hakkında bilgi sahibi olduğunu ve bu bilgilerin cinayetle bir ilgisi olmadığını savundu.
Duruşma esnasında sanığın cep telefonundaki bazı bilgilerin saklandığı iddia edilen suçlamaları reddetmesi dikkat çekti. Demirbaş, kendisinin suçsuz olduğuna ve somut delillerle yargılama sağlandığında aklanacağına inandığını belirtti. Sanık, geçmişte yaşanan bir olay nedeniyle yapılan protestolarla ilgili olarak da bilgi verdi ve maktulün ev adresi ile ilgili bilgilerin davanın konusu olduğunu ancak kendisinin bu bilgilerden habersiz olduğunu öne sürdü.
Sanığın, olay günü Emre Yüksel’e gönderdiği konumun tetikçi Eray Özyağci’ye gelen konum ile aynı olduğu iddia edilen bilgiye ilişkin, anlam veremediğini ve sadece sosyal bir faaliyet için bir çiftlik evine gitmeyi planladığını ifade etti. Emniyetten gelen cinayetle ilgili bir bilgi notu hakkındaki soruya ise, kendisinin böyle bir talepte bulunmadığını belirterek yanıt verdi. Sanık, olayla herhangi bir bağlantısının olmadığını ve masum olduğunu vurgulayarak tahliyesini ve beraatini talep etti.
Mahkeme başkanının konuşmasıyla davanın ilk duruşması sona erdi. Mahkeme, 8 sanığın savunmasının alındığı ilk günün ardından duruşmanın ertesi güne ertelendiğini duyurdu.